Introducing 

Prezi AI.

Your new presentation assistant.

Refine, enhance, and tailor your content, source relevant images, and edit visuals quicker than ever before.

Loading…
Transcript

Yaş Akciğer Hastalığı/ Yenidoğanın Geçici Takipnesi

Solunum Yolu Sorunu Olan Bebeklerin Bakımında Dikkat

Edilecek Noktalar

  • Solunum yolu sorunu olan yenidoğan kuvöze alınmalıdır. Böylece uygun nem,
  • oksijen ve ısı ortamı sağlanmış olur.
  •  Solunum güçlüğü olan yenidoğan parenteral yolla beslenmelidir. Çünkü oral
  • beslenme solunum güçlüğünü daha da artırır. Aynı zamanda oral beslenmede
  • apirasyon riski artar.
  •  Solunum yolu sorunu olan bebeklerin yaşam bulguları ve cilt rengi sık aralıklarla
  • kontrol edilmelidir.
  •  Mekonyum aspirasyon sendromu olan bebeklerin solunum yolları iyice aspire
  • edilmelidir.

Yenidoğanın geçici takipnesi zamanında doğan bebeklerde en sık görülen solunum

sıkıntısı nedenidir. Özellikle sezaryen ile doğan ve annesinde diyabet hastalığı olan

bebeklerde görülmektedir. Anne karnında fetüsün akciğerleri sıvı ile doludur. Doğumda

bebeğin göğsünün sıkışmasıyla bu sıvının büyük bir kısmı ağızdan atılır. Kalan kısmı ise

bebeğin dolaşım sistemi tarafından birkaç saat içinde emilir. Akciğerlerdeki sıvının

emilmesinde gecikme hastalığın oluşumuna yol açar

YENİ DOĞANDA HEMATOLOJİK SORUNLAR VE

BAKIMI

 Yenidoğan sarılıklarının sınıflandırılması

  • Eldiven,
  •  Stetoskop,
  •  Enjektörler, (5,10,20,50 ml)
  •  Turnike,
  •  Gazlı bez,
  •  Göbek kateterleri ve üç yollu musluk,

Fizyolojik sarılık

  •  Anne sütü sarılığı: Anne sütü ile beslenen her yüz çocuktan 15’inde,
  • bilirubin düzeyi yükselerek sarılığa neden olur. Bu bebeklerde herhangi bir
  • hastalık belirtisine rastlanmaz. Genel olarak bilirubin düzeyi yavaş yavaş
  • azalarak birkaç ay içinde normal değerlere ulaşır. Aileye sarılığın iki üç ay
  • kadar uzayabileceği açıklanmalıdır.
  •  Patolojik sarılık / Kan grubu uyuşmazlığı
  • o Rh uyuşmazlığı
  • o ABO uygunsuzluğu

Yenidoğan döneminde en sık karşılaşılan hematolojik sorunlardan birisi sarılıktır.

Sarılıkta cilde sarı rengi veren bilirubin isimli maddedir. Bilirubin eritrositlerin parçalanması

sonucunda oluşur. Yenidoğanda eritrosit sayısının fazlalığı ve eritrositlerin yaşam süresinin

kısa olması bilirubin yapımının artmasına yol açar. Normalde bilirubin, karaciğerde işlenerek,

vücuttan atılacak şekle getirilir. Bebeğin karaciğeri aşırı miktarda üretilen biluribinin kandan

temizlenmesini karşılayamaz. Sonuçta vücuttan yeteri kadar atılamayan bilirubin, dokularda

ve kanda birikmeye başlar. Kanda bilirubin düzeyi yenidoğanlarda 5 mg/dl'nin üzerinde

olduğunda sarılık ciltte fark edilebilir. Sarılık önce gözde başlar. Daha sonra bilirubin düzeyi

arttıkça yüz, gövde ve ekstremitelere doğru baştan ayağa yayılım gösterir

Belirtiler

  • Dispne,
  •  Göğüs duvarında çekilme,
  •  Hırıltılı solunum,
  •  Burun kanatlarının solunuma katılması (Solunum sırasında burun
  • kanatlarının açılması),
  •  Yenidoğana oksijen verilmesine rağmen artan siyanoz görülmesidir.

YENİDOĞANIN SOLUNUM YOLU SORUNLARI VE

BAKIMI

Yenidoğanda Hyalin Membran Hastalığı

Mekonyum Aspirasyon Sendromu

Yenidoğanın resüsitasyonunda gerekli olan araç-gereçler

Risk faktörleri

  •  Radyant ısıtıcı (doğumdan önce ısıtıcı açılmalıdır),
  •  Kuru, sıcak, yumuşak havlular (bebeği üzerine yatırmak ve kurulamak
  • için)
  •  Aspiratör,
  •  Aspirasyon kateterleri,
  •  Mekonyum aspiratörü,

Yenidoğan dönemi solunum sıkıntısının sık görüldüğü bir dönemdir. Yenidoğan yoğun

bakım ünitelerinde yatan hastaların çoğunluğu değişik nedenlere bağlı solunum sorunu olan

bebeklerdir. Yenidoğanda en sık karşılaşılan solunum yolu sorunları; asfiksi, atelektazi, hyalin

membran hastalığı, mekonyum aspirasyon sendromu ve yaş akciğer hastalığıdır. Bu

hastalıklarda bebeğe resüsitasyon (canlandırma) yapmak ve oksijen tedavisi uygulamak

gerekebilir.

  •  Prematürite: Akciğerde surfaktan üretimi gebeliğin 34-36. haftalarında
  • yeterli seviyeye ulaşır. Bu nedenle prematüre bebeklerde hastalık riski
  • yüksektir. Aynı zamanda prematürelerde solunum kaslarının zayıf olması
  • ve göğüs kafesinin yumuşak olması da solunumun bozulmasına katkıda
  • bulunur.
  •  Sezaryen ile doğum,
  •  Asfiksi,
  •  Annede diyabet ve hipotiroidi

SARILIK

Balon- valf-maske,

 Yüz maskeleri (Yenidoğan ve preterm ölçülerinde maskeler),

 Oksijen kaynağı ve ekipmanları,

 Laringoskop ve 0-1 numara düz bleyd,

 Trakeal tüpler, (iç çapı 2.5,3,3.5,4 mm)

 Stile(Klavuz tel)

 Makas,

 Flaster,

 CO2 ölçüm cihazı,

 Laringeal mask,

 Airway(Hava yolu)

Doğumdan önce, doğum sırasında veya doğumdan hemen sonra mekonyumun solunum

yollarına aspirasyonu sonucunda gelişen klinik bir tablodur. En sık postmatüre bebeklerde

görülür.

Yenidoğanda Hyalin Membran Hastalığı

Hyalin membran hastalığı, akciğerlerin olgunlaşmaması ve surfaktan eksikliği sonucu

görülür. Surfaktan, akciğerlerde alveol epitelinden salgılanan ve oksijen taşınmasını

kolaylaştıran bir maddedir. Surfaktan olmadan alveoller bebek nefes verdiği zaman

yapışabilir. Sonuçta akciğer genişlemediğinden etkili solunum yapılamaz.

DİKKAT EDILECEK DURUMLAR

  •  Fototerapi cihazı her gün uygun dezenfektanlarla dezenfekte edilmelidir.
  •  Bebeklerin gözleri fototerapi ışınlarına karşı göz maskesi ile korunmalıdır.
  • Maske, tedavi sırasında kaymayacak ve burun deliklerini kapatmayacak
  • şekilde takılmalıdır.
  •  Kullanılan fototerapi cihazının tipi dikkate alınarak, yenidoğanla fototerapi
  • cihazı arasında uygun mesafe sağlanmalıdır. Çok yakın yerleşimli cihaz
  • bebeğin vücut ısısının artışına ve hatta cilt yanıklarına, uzak yerleşimli
  • cihaz ise etkin olmayan fototerapi uygulamasına neden olur.
  •  Kuvöz içinde uygulama yapılıyorsa kuvöz ısısı 1- 2ºC düşürülmelidir

FOTOTERAPİ

Rh Uyuşmazlığı (Eritroblastozis Fetalis)

Patolojik sarılık

Patolojik sarılık genellikle ilk 24 saatten önce başlamaktadır. Bilirübin fototerapi seviyelerinin üzerinde seyreder ve bilirübin artış hızı 0.5 mg/dl/saat'in üzerindedir. Eşlik eden başka bir hastalık bulgusu yoktur. Sarılığın term bebekte 7 gün, preterm bebekte 15 günden fazla sürmesi diğer bir özelliğidir. Hikayede ailede glikoz 6-fosfat dehidrogenaz eksikliği, herediter sferositoz, metabolik hastalık ve diğer enzim eksiklikleri sorgulanmalıdır. Kardeşlerde anne sütü sarılığı hikayesi; hamilelikte infeksiyon, ilaç kullanımı, diyabet varlığı; doğumda travma, göbek kordunun geç klampe edilmesi ve asfiksi öyküsü değerlendirilmelidir (2-8).

Miadında doğmuş sağlıklı yenidoğan bebeklerin %60’ında, erken doğan bebeklerin ise %80’inde sarılık görülür. Sarılık kanda bilirubin seviyelerinin yükselmesi sonucu oluşur ve yüksek bilirubin bebeğe zarar verir. Bilirubin değerini belli seviyelerde tutmak veya düşürmek için fototerapi ilk seçenektir. Bebeklerde fototerapi sınırı, fototerapiye başlanması gereken bilirubin değerini ifade eder.

Bebeğin kan grubu faktörlerinden bazıları annenin kan grubu faktörleri ile uyuşmuyorsa, bebeklerde kan uyuşmazlığı denilen, genellikle doğumdan hemen sonra kansızlık ve sarılık yapabilen bu hastalık görülebilir. Bu hastalık nedeniyle oluşabilecek kansızlık ve sarılık bebekte ağır hastalıklara veya zeka geriliğine neden olabilir. Kan uyuşmazlığı genellikle ilk gebelik sırasında görülmez. Doğumlardan hemen sonra bu hastalık için koruyucu iğnenin (Anti-D) anneye yapılması ile sonraki gebeliklerde koruma sağlanır. Büyüklüğü 7 haftayı geçen her gebeliğin sonlanmasında da (örneğin kürtajlar ve düşükler) bu iğne ihmal edilmemelidir.

Belirtiler

Bebeğin tırnakları, deri ve göbek kordonu mekonyum ile boyanmış, yeşil renklidir.

Solunum sıkıntısı bulguları (siyanoz, hızlı soluma, göğüste çekilme, inleme, burun

kanatlarının solunuma katılması) vardır.

Havayollarının tam tıkanması ile atelektazi görülebilir, kısmi tıkanması sonucu ise

kimyasal pnömoni gelişebilir (Mekonyum sterildir ancak kimyasal tahriş edici özelliği

olduğundan akciğerleri zedeler.)

SOLUNUM GÜCLÜGÜ BELİRTİLERİ

HANGİ BEBEKLERDE SOLUNUM SIKINTILARI

GÖZÜKÜR

ABO Uyuşmazlığ

Bebeğin kan grubu özellikleri anne karnında yaklaşık 7 haftalıkken diğer her türlü kalıtımsal özellik gibi baba ve annenin kan gruplarının birleşmesinden oluşacaktır. Her insanın kan gruplarını oluşturan genler bir çifttir ve bu iki genin ortak çalışması ile kan grubu belli olur. Bu genler tek başlarına "A","B" veya "O" gruplarıyla Rh "+" veya "-" faktörlerini ayrı olarak taşırlar. Örneğin kan grubu "Rh(+)" olarak bulunan bir kişinin genleri "(+)-(-)" veya "(+)-(+)" biçiminde oluşmuş olabilir.

Belirtiler

  • Erken dogumlar
  • Diyabetik anne bebekleri
  • Sezeryanla doganlar
  • Anne karnında ilk makenyumun solunum yollarına kacması
  • Ailesel yatkınlıga sahip bebekler
  • Solunum sayısının normalden fazla yani
  • Dakikada 20-40 arasında olması
  • Gögus kafesınde cekılmeler olması
  • Burun kanatların acılıp kapanması
  • Linleme
  • Cildın morarması
  • Solunum aralıkla durması

SEVİLAY TABAN

Bebeğin tırnakları, deri ve göbek kordonu mekonyum ile boyanmış, yeşil renklidir.

Solunum sıkıntısı bulguları (siyanoz, hızlı soluma, göğüste çekilme, inleme, burun

kanatlarının solunuma katılması) vardır.

Havayollarının tam tıkanması ile atelektazi görülebilir, kısmi tıkanması sonucu ise

kimyasal pnömoni gelişebilir (Mekonyum sterildir ancak kimyasal tahriş edici özelliği

olduğundan akciğerleri zedeler.)

Asfiksi belirtileri

Risk faktörleri

Kan Değiştirme (Exchange Transfüzyon)

 Anneye ait nedenler; diyabet, hipertansiyon, alkol veya uyuşturucu

kullanımı vb.

 Kordon dolanması veya kordon sarkması,

 İntrauterin büyüme-gelişme geriliği,

 Plasentanın erken ayrılması,

 Prematürite,

 Postmatürite,

 Sezaryenle doğum,

 Yenidoğanda kalp hastalığı veya akciğer hastalığı olması

Mekonyum Aspirasyon Sendromu

YENİ DOĞANDA

ASFİKSİ

ATALEKZİ

Yenidoğanın doğum sonrası ilk 1 dakika içinde ağlamaması,

 Solunumun doğumdan sonraki 30 saniye içinde başlamaması,

 Yenidoğanda solunum hareketlerinin yüzeysel, düzensiz olması veya hiç

olmaması,

 Doğum sonrası 1.ve 5. dakikada alınan APGAR puanının 6’dan düşük

olması,

 Başlangıçta nabzın normal olmasına rağmen giderek azalması,

 Siyanoz (mor asfiksi) daha sonra cildin gri-soluk (beyaz asfiksi) renk

alması,

 Yenidoğanın uyarılara yanıt vermemesi.

DİKKAT EDİLECEK DURUMLAR

Yenidoğanda Atelektazi

Kan değişimi; beyin için zararlı olabilecek düzeylerde olan bilirubinin etkisini azaltmak

için bebeğin kanının önemli bir kısmının uygun donör kanı ile değiştirilmesidir. Kan değişimi

ile duyarlı eritrositler ve anneden gelen antikorlar bebeğin dolaşımından uzaklaştırılır.

Böylece aneminin ilerlemesi ve kernikterus gelişmesi önlenir.

  • Kan değişiminden sonraki ilk 1 saatte bebeğin yaşam belirtileri her 15
  • dakikada bir; daha sonraki 3 saatte her 30 dakikada bir alınır ve kaydedilir.
  • Bebek 24-48 saat gözlem altında tutulur ve kanama kontrolü yapılır.
  • Bebeğin genel durumu iyiyse 3-4 saat oral yolla besleme yapılır.
  • Yenidoğana işlemden 3-4 saat önceden ağızdan bir şey verilmez. Eğer
  • bebek beslenmişse mide aspire edilerek boşaltılması gereklidir

Risk faktörleri

Akciğer dokusunun bir kısmının veya tümünün kollabe olmasına / büzülmesine

atelektazi adı verilir.

Hyalin membran hastalığı,

 Mekonyum veya amniyon sıvısı aspirasyonu,

 Gıda aspirasyonu ve solunum yollarına yabancı cisim kaçması,

 Akciğer tümörü.

Asfiksi, solunumun olmaması veya yetersiz olmasına bağlı bebeğin oksijensiz

kalmasıdır. Asfiksi sonucunda kandaki oksijen miktarı azalır. Oksijen azalmasına bağlı olarak

özellikle beyinde olmak üzere doku hasarı ve ardından ölüm gerçekleşir. Asfiksi; doğumdan

önce, doğum sırasında veya doğumdan sonra görülebilir.

Doğumdan önce, doğum sırasında veya doğumdan hemen sonra mekonyumun solunum

yollarına aspirasyonu sonucunda gelişen klinik bir tablodur. En sık postmatüre bebeklerde

görülür.

ASFİKSİNİN BEBEGE HASARLARI

  • Ciddi beyın hasari
  • Karaciger yetmezligi
  • Kalp yetmezligi
  • Beslenme bozuklugu
  • Yaygız damar ici pıhtılaşma
  • Hipoglisemi
  • Amonyak yuksekligi

Belirti ve bulgular

 Hırıltılı solunum,

 Göğüs duvarında çekilme,

 Öksürük,

 Dispne,

 Siyanoz.

ASFİKSİ

MAKENYUM ASPİRASYON

SENDROMU

Learn more about creating dynamic, engaging presentations with Prezi