Introducing 

Prezi AI.

Your new presentation assistant.

Refine, enhance, and tailor your content, source relevant images, and edit visuals quicker than ever before.

Loading…
Transcript

CİNSEL GELİŞİM

Cinsel yönden gelişim, insan soyunda biyolojik bir süreci kapsar. Cinsel gelişim ise geçerli değer sistemlerine, cinsel kalıplara, cinsel davranış göreneklerine ve yasaklarına, çocuk yetiştirilme sistemlerine bağlı olarak kültürden kültüre değişiklik gösterebilmektedir. Ayrıca, ailedeki ve toplumdaki deneyimlerde ortaya çıkan bireysel tutumlar ve duygular, yaşam boyunca cinsel gelişmeyi derinden etkileyebilmektedir.

Cinsel Gelişim

CİNSİYET

“Cinsiyet” sözcüğü, insanların yapı ve özellikleri bakımından erkek ve kadın olmak üzere özel yaratılışa sahip iki ayrı varlık olduğunu ifade eder.

Gelişim açısından cinsiyetler arasında farklılıklar vardır. Kızların gelişimi erkeklere göre daha erken yaşta başlamakta ve daha erken tamamlanmaktadır. Kızların erkeklerden daha kontrollü, daha işbirlikçi ve daha sabırlı, daha duygusal ve daha ürkek oldukları ileri sürülmektedir.

Cinsel Gelişim ile İlgili Temel Kavramlar

CİNSELLİK

Cinsel özelliklerin bütünü, eşeyselliktir.Cinselliğin kalıtsal yönü, insanın erkek ya da dişi olarak doğmasına ve cinsel salgı bezlerine dayanırken; davranışsal yönünü ise, yaşanılan kültürden görerek ve öykünerek kazanılan davranışlara dayanmaktadır.

CİNSELLİK

CİNSEL ROL

Toplumun erkeğe ve kadına uygun görerek tanımladığı davranış biçimleridir. Cinsel roller belli bir zaman dilimi içinde toplumca kabul edilirler. Ancak zaman içinde kültürel, toplumsal, teknolojik, bilimsel, ekonomik gelişmelere bağlı olarak değişim gösterirler. Bazı toplumlarda bu değişim çok yavaş bazılarında ise çok hızlı gerçekleşir.

Bu cinsiyet rollerinin öğrenilmesinde kişiyi model alma ve bu kişiyi taklit etme önemlidir. Çünkü çocuklar çevrelerinde gördükleri kişileri kendilerine model almakta ve bu kişilerin davranışlarını taklit etmektedirler.

CİNSEL ROL

CİNSEL KİMLİK

Cinsel kimlik bireyin kendi bedenini ve benliğini belli bir eşeylik içinde algılayışı, kabullenişi, duygu ve davranışlarında buna uygun biçimde yönelişidir.

Cinsel kimliğin temeli yaşamın ilk iki yılında, genelde cinsel kimlik duygusu ise ilk dört yılında oluşmaktadır. Çocukların cinsel konulara olan ilgileri en fazla okul öncesi dönemde kendini göstermektedir.

CİNSEL KİMLİK

Vaka 1: Eyvah!

CİNSEL OLGUNLUK

İnsanın üreme sisteminin sağlıklı döl üretebilecek düzeye gelmesidir. Cinsel olgunluğa erişme döneminin başlangıcı biyolojik ergenliğin başlamasıdır. Bir bakıma cinsel olgunluk, bedenin büyümesine ilişkin bir kavramdır ve cinsel gelişimin en önemli kesimidir. Cinsel olgunluk, doğal bir ortamda ve baskıdan-kısıtlamalardan uzak olduğunda kendiliğinden gelişir.

CİNSEL OLGUNLUK

CİNSEL GELİŞİM

Bireyin cinsel olarak olgunlaşması; kendi cinsel kimliğini benimseyerek buna uygun davranması ve hissetmesi; cinsel dürtülerini denetim altına alabilmesi ya da uygun yollarla doyurabilmesi ve haz alması; cinsellikle ilgili karşılaştığı sorunları çözebilme bilgi ve becerisine sahip olmasına cinsel gelişim denir

CİNSEL GELİŞİM

a.Cinsel Gelişimin Biyolojik Boyutu

Cinsellikte biyolojik faktörler kadın ya da erkek olarak cinsel organları farklılaştırarak embriyonun gelişimini erkenden etkilemeye başlar. İnsan beyni doğum öncesinde cinsel olarak farklılaşmaya uğrar. Bunun anlamı, cinselliğimiz doğmadan önce de biyolojik faktörlerden etkilenir. Doğumdan sonra da yaşam boyunca biyolojik güçler cinselliğe biçim vermeye devam eder

Cinsel Gelişimi Etkileyen Etmenler

b. Cinsel Gelişimin Kültürel Boyutu

Cinsiyete ilişkin özellikler, kadın ve erkeklerin bedensel yapıları ve üreme işlevleri ile sınırlı değildir. Çocuğun cinsel yönden olgunlaşmasında, eğitim etkinliklerinin rolü büyüktür. Ailede ve okulda verilen eğitim, cinsel eğitim için iyi bir fırsattır. Ailede anne-babanın ve okulda öğretmenin davranışları, çocuk üzerindeki etkileri ve telkinleri cinsel gelişim açısından önemlidir

b.Cinsel Gelişimin Kültürel Boyutu

Cinsel Gelişim Kuramları

Cinsel Gelişim Kuramları

1. Freud’un Psikoseksüel Kuramı

1.Freud'un Psikoseksüel Kuramı

a. Oral Dönem

Oral dönem psikoseksüel gelişimin ilk basamağıdır. Doğumdan on sekizinci aya kadar geçen süreyi kapsar.

Bu dönemde en önemli organ ağızdır. Çocuk çevreyi ağzı ile tanınır, tatmin olur. Emme ve meme bebek için anne ile eş anlam kazanmaktadır. Bebek annesinden aldığı emme, dokunma, koklama uyaranları yoluyla kurduğu iletişim, anne ve bebek ilişkisinin temelini oluşturmaktadır.

1.ORAL DÖNEM

b. Anal Dönem

18 ay ile üç yaş arasındaki süreyi kapsayan dönemdir. Freuda göre bu dönemin en önemli yaşantıları tuvalet kontrolü ile ilgili yaşantılardır. Çocuk bu dönemde dışkılamanın fizyolojik bir gerilimi azalttığını ve bu durumdan haz almayı öğrenir. Anne babanın tuvalet eğitimi konusundaki aşırı baskıcı ve zorlayıcı tutumları bazen çocukların bu döneme saplanıp kalmalarına yol açabilir.

2.ANAL DÖNEM

c. Fallik Dönem

Bu dönem çocuğun cinsel kimliğinin gelişmeye başladığı dönemdir. 3-6 yaş arasını kapsar. Freud’a göre bu dönemde genital bölge haz kaynağıdır. Bu dönemde çocuk artık hem kendi cinsiyetini hem de karşı cinsiyeti keşfetmeye başlamıştır.

3.FALLİK DÖNEM

d. Gizil(Latent) Dönem

6-12 yaşları arasındaki dönem gizil dönem adını alır.Çocuğun aile ortamından çıkıp dış dünyaya açıldığı ilk okul dönemini kapsayan evre de denebilir. Gizil dönem cinsel dürtülerini durgunluk dönemi olarak tanımlanmaktadır. Bu dönemdeki çocuklar da erkek ve kız kimliği kazanılmıştır. Çocuklar kendi cinsleri ile oynamayı tercih etmektedirler. Bu dönem ergenlik fırtınası öncesindeki durgunluk olarak görülmektedir.

4.GİZİL (LATENT) DÖNEM

e. Genital Dönem

Bu dönemde çocuk cinsel olgunluğa erişmiştir ve karşı cinsten olan bir yaşıtıyla yakın ilişkiler kurma çabasındadır.Arkadaşlık, cinsiyet, meslek seçimi, evlenme gibi konularda düşünme ve hazırlık yapmaya başlama bu dönemde başlar.

5.GENİTAL DÖNEM

2. Edimsel Koşullanma Kuramı

Edimsel koşullanma kuramına göre, çocuk erkek veya kadın grubunun davranışlarını gözlemler, algılar ve taklit eder. Taklit edilen davranışın aile üyeleri tarafından onaylanması-ödüllendirilmesi motive edici olmakta ve motive edilmenin devam etmesiyle birlikte kadın veya erkek cinsiyet rolünün benimsenmesi sağlanmaktadır.

Kendi cinsiyet rolüne uygun davranmayan çocuğun davranışları ise ayıplanmakta, cezalandırılmakta ve böylece davranışın zamanla yok olması sağlanmaktadır.

2.Edimsel Koşullanma Kuramı

3. Bilişsel Gelişim Kuramına Göre Cinsel Gelişim

Bilişsel gelişim kuramı, çocukların belirli bilişsel gelişim aşamalarından geçtikten sonra cinsiyet rollerini kazandıklarını savunur. Buna göre, çocuklar önce kendi cinsel kimliğini, sonra başkalarının cinsel kimliğini ve daha sonra kız ve erkeklerden beklenen sosyal roller-davranışları ve cinsel tutumları öğrenirler .

3.Bilişsel Gelişim Kuramı

Bilişsel gelişim kuramına göre cinsel kimliğin kazanılması üç evrede gerçekleşmektedir.

Birinci evre-Cinsin özdeşliği: Çocuk, üç yaşında kendi insini ve başkalarının cinsini doğru olarak etiketleyebilir.

İkinci evre-Cinsin kararlılığı: Çocuk, dört yaşına kadar cinsin değişmeyeceğine dair kısmi bir bilinç edinir. Buna rağmen, altı yaşına kadar fiziksel cins farklılıklarına dayanan kesin bir cinsel kimlik kavramı kurulmuş değildir.

Üçüncü evre-Cinsin Tutarlılığı: Bu ilerleme genel bilişsel gelişim örüntüsünü izler ve cinsin değişmezliği nesnenin devamlılığının özel bir yönü olabilir

a. Temel Cinsellik Kişiliği:

Çocuğun ilk olarak insanların kadın ve erkek diye iki kategoriye ayrıldıklarını ve kendilerinin bu kategorilerden hangisine ait olduklarını anlamasıdır.

1.Temel Cinsellik Kişiliği

2. Cinsel Sabitlik:

Çocuklar bu aşamada cinsiyetlerinin sürekliliğini kavrarlar. Çocukların cinsiyetlerinin her zaman aynı kalacağını, erkek ya da kadın olarak büyüyeceklerini anladıkları aşamadır. Cinsel sabitlik aşamasına varıldığı zaman, çocuğun kendi cinsiyetine karşı bir tercih yapması söz konusu olmaktadır.

2.Cinsel Sabitlik

3. Cinsel Korunum:

Çocukların, insanların saç stili, giyim, faaliyet gibi yüzeysel bir takım değişiklikler yapsalar bile cinsiyetlerinin aynı kalacağını anlamalarıdır. Örneğin; bir kadın saçını kısacık kestirse de kadın olarak kalacaktır. Bir erkek etek giyse de erkek olarak kalacaktır.

3.Cinsel Korunum

4. Sosyal Bilişsel Öğrenme Kuramı

Bandura’nın öncülüğünü yaptığı sosyal öğrenme teorisine göre cinsiyet; aile, okul, medya gibi kurumlar aracılığıyla öğrenilir. Bireyin bir diğer bireyi gözlemleyerek, taklit ederek veya model alarak neyi nasıl öğrendiğine odaklanır. Bu kurama göre taklit edenin davranışları hem model tarafından hem de diğer üçüncü kişiler tarafından pekiştirilir.

4.Sosyal Bilişsel Öğrenme Kuramı

5. Cinsiyet Şemaları Kuramı

Sandra Bem tarafından ortaya atılan cinsel gelişime yönelik yeni bir yaklaşımdır. Cinsiyet şema kuramına göre, cinsel tiplemenin ana belirleyicisi şemalardır. Şemalar günlük davranışımızı organize etmek için var olmak durumundadır. Cinsel rollere dayanan şemalar, çocukların bilgiyi sınıflamasına ve kız-erkek olarak rollerinin ayırımına ilişkin bilgiyi edinmelerine katkı sağlar.

5.Cinsiyet Şemaları Kuramı

Cinsel Gelişim Dönemleri

Cinsel Gelişim Dönemleri

Doğum Öncesi Dönem

Döllenmeden doğuma kadar anne rahminde geçen döneme denir.İlk önce; anne karnında erkek testislerinden başlayan hormon salgısı, genital bölgenin anatomik yapısını dönüştürmeye başlar ve daha sonra gebeliğin 11-12.haftasından itibaren, erkek ve kız cinsiyete özgü anatomik farklılıklar oldukça belirginleşir.

Doğum Öncesi Dönem

Bebeklik Dönemi

Bireyin yaşamını devam ettirecek en temel alışkanlıkların ve becerilerin şekillendiği dönemdir. Bu dönem çocukların bedenlerini keşfettikleri dönemdir ve cinsel organıyla oynama, gösterme gibi davranışlar sergileyebilirler

Bebeklik Dönemi

Okul Öncesi Dönem

Okul öncesi dönem, çocuğun çevresini tanımaya ve kendi hakkında bilgi sahibi olmaya çalıştığı, içinde yaşadığı toplumun kültürel yapısına uygun davranış ve alışkanlıklar kazanmaya başladığı bir dönemdir.. Bu dönemde, genelde iyi birer gözlemci ve araştırmacı olan, merakını gidermek için sorular soran çocuk, benimseyeceği cinsel kimliğin, çevresi tarafından da desteklenmesini ister.

Okul Öncesi Dönem

Vaka 2: Seninki Benimkine Benziyor Mu?

Vaka 3: Mastürbasyon

Ergenlik Öncesi Dönem

Bu dönem, çocuğun aileden çıkıp dış dünyaya açıldığı dönemdir. Çocuğun anne ve babasına bağımlılığı azalmıştır. Bu dönemde çocuk, erkek veya kız kimliğini iyice kazanmıştır. Bu dönemde, bir önceki dönemin aksine çocuklarda hem cinslerine yakınlaşma başlamış, iletişim ve sosyalleşme artmıştır.

Ergenlik Öncesi Dönem

Ergenlik Dönemi

Çocukluk döneminden, yetişkinliğin ilk basamağı olarak kabul edilen ergenlik dönemine geçiş, fizyolojik, psikolojik ve toplumsal boyutlarıyla hızlı bir değişim süreci olarak kabul edilir.Ergenlik döneminde çocuklarda fiziksel olarak ciddi değişimler gözlenir.

Ergenlik Dönemi

Cinsel Eğitim

Cinsel eğitim, bireyin kendi cinsinin ve karşı cinsin fiziksel ve cinsel özelliklerini öğrenmesi ve ana cinsel güdülerini denetleyebilmesi için gerekli olan davranışları kazandırmaktır.

Cinsel Eğitim

Cinsel Eğitimin Önemi

Anne – babaların ve öğretmenlerin, çocuğun cinsel gelişimini, onun tüm gelişiminin ayrılmaz bir parçası olarak kabul etmesi, buna ilişkin problemleri ele almaları, çocuğa gerekli bilgileri vermelerinin doğal bir eğitim görevi olduğunu benimsemeleri bir zorunluluktur ve bir sorumluluktur. Bunun için anne- babanın ve öğretmenin cinsel gelişimi iyi bilmeleri gerekmektedir

Cinsel Eğitimin Önemi

Anne-Babaların Cinsellikle İlgili Tutumları

Yetişkinin çocuğuna karşı gösterdiği cinsiyet tipli davranışları, çocuğun cinsellikle ilgili ilk deneyimlerini oluşturur.

Sadece ülkemizde değil pek çok ülkede anne babaların çok yakın zamana kadar cinsel eğitim sözcüğünü telaffuz etmekten bile kaçındıkları bilinmektedir. Cinsellikle ilgili konular genelde üstü kapalı geçiştirilir, bazen görmezlikten gelinir, bazen kızgınlıkla, hatta ayıplamayla karşılanır.

Anne-Babaların Cinsellikle İlgili Tutumları

Baskılayıcı-Yasaklayıcı Tutumlar

Cinsel konuları tabu olarak gören veya ona zarar vereceğini düşünen ailelerin yaklaşımıdır.

Bu tutumu benimseyen anne babaların birçoğu, çocuğun cinsel kimliğini kazanma sürecinde sergilediği davranışları baskılar.

Bu tutuma sahip bir ailede yetişen çocuklar ilerleyen dönemlerde, özellikle cinsellikle ilgili konuları konuşmaktan çekinir ve kendilerini bu konuda ifade etmekten kaçınabilirler. Ayrıca bu konudaki tüm sorularına cevap ararken, uygun olmayan yanıt ve davranışlar ile karşılaşma olasılıkları çok daha fazla olabilir.

Baskılayıcı Yasaklayıcı Tutumlar

Cezalandırıcı Tutumlar

Özellikle cinsel rollerin ve karşı cinse olan yönelimlerin cezalandırıldığı aile yaklaşımlarıdır.

Bu tutuma sahip bir ailede yetişen çocuklar ilerleyen dönemlerde, aldıkları cezaların olumsuz etkileri ile cinsellikle ilgili konularda kendi çevrelerinde de benzer cezalandırıcı tutumları sergileyebilir, farklı bireylerin bu konudaki farklı görüşlerine hoşgörü ile yaklaşmak istemeyebilirler. Bu durum da sosyal ortamlarda olumsuz geribildirimler almalarına neden olabilir

Cezalandırıcı Tutumlar

Hoşgörülü bilgilendirici tutum

Bu tutumu benimseyen anne-babalar çocuğun cinsel konulara olan ilgisini hoşgörüyle karşılar, bu konuda çocuğa yasaklama getirmez ve çocuğun davranışlarını cezalandırmazlar. Çocuğun cinselliğine ilişkin en sağlıklı tutum hoşgörülü bilgilendirici tutumdur.

Bu tutuma sahip bir ailede yetişen çocuklar ilerleyen dönemlerde, çevreye dönük tüm merak ettikleri konularda sorularını rahat sorabildikleri ve uygun cevapları alabildikleri için cinsellikle ilgili konularda da yeterli, olması gerektiği kadar bilgi sahibi olur, kendi cinsiyet rol ve modellerine uygun gelişim özelliklerini sergileyebilirler

Hoşgörülü Bilgilendirici Tutumlar

Pekiştirici tutumlar

Bazı anne-babalar, çocuğun cinselliğe ilişkin sorularına yaş dönemine uygun olmayan fazla ayrıntılı yanıtlar verebilirler.

Bu tutuma sahip bir ailede yetişen çocuklar ilerleyen dönemlerde, gelişim özellikleri açısından hazır olmadıkları dönemlerde aldıkları yoğun bilgi nedeniyle yaşıtları düzeyinin üzerinde bir farkındalık yaşayabilir, çevrelerindeki akranları tarafından anlaşılmakta ve ortak bir sosyal ilişki yürütmekte güçlük yaşayabilirler

Pekiştirici Tutumlar

Cinsel İstismar

Çocuk istismarı ve ihmali, ana-baba ya da baskıcı gibi bir erişkin tarafından çocuğa yöneltilen, toplumsal kurallar ve profesyonel kişilerce uygunsuz ya da hasar verici olarak nitelendirilen, çocuğun gelişimini engelleyen ya da kısıtlayan eylem ve eylemsizliklerin tümüdür. Bu eylem ya da eylemsizliklerin sonucu olarak çocuğun fiziksel, ruhsal, cinsel ya da sosyal açıdan zarar görmesi, sağlık ve güvenliğinin tehlikeye girmesi söz konusudur

Cinsel İstismar

İstismarcı Kimdir?

Çocuğa cinsel taciz; anne, baba, üvey anne-baba, kardeş, akraba, öğretmen, komşu veya herhangi bir yabancı kişi tarafından yapılabilir. Tacize uğradığında çocukta çoğu zaman rahatsız edici duygular, düşünceler veya davranışlar gelişebilir. İstismarcı; çocuğa yabancı biri olabileceği gibi genellikle çocuğun bildiği çevrede yaşayan kişi ya da toplumda saygın ve sevilen birisi de olabilir.

İstismarcı Kimdir?

Cinsel İstismara Uğramış Çocuk Nasıl Anlaşılır?

Cinsel İstismara Uğramış Çocuk Nasıl Anlaşılır?

• Uyku sorunu ve karanlıktan korkma.

• Sık sık kabus görme, aşırı derecede canavar ya da görünmeyen nesnelere ilişkin korku

• İştah azalması.

• Ortada bir neden yokken sürekli karın ağrısı şikayeti.

• Ruh halinin aniden değişmesi, durup dururken öfkelenme ya da başka tepki verme

• Bazı insanlara karşı korku ve onlarla yalnız kalmama isteği.

• Biraz büyük yaştaki çocuklarda yatağa işeme, parmağını emme ve sadece tanıdığı kişilerle iletişim kurma.

• Başka bir yetişkinle olan sırrını açıklamayı reddetme. Sürekli yeni ve kendinden oldukça yaşlı arkadaşından bahsetme.

Çocuğu Cinsel İstismardan Nasıl Koruyabiliriz?

• Çocuğunuza özel bölgeler ve mahremiyetle ilgili bilgi verin. Bir kişi ona istemediği şekilde dokunduğunda ya da kendisinden dokunması istendiğinde reddetmesi gerektiğini öğretin.

• Çocuğunuzun başka kişilerle iletişimini takip edin.

• Anne-baba olarak çocuğunuzun vücut sınırlarına saygı gösterin. Çocuğun izni olmadan ona dokunmayın.

Çocuğu Cinsel İstismardan Nasıl Koruyabiliriz?

Learn more about creating dynamic, engaging presentations with Prezi