Introducing 

Prezi AI.

Your new presentation assistant.

Refine, enhance, and tailor your content, source relevant images, and edit visuals quicker than ever before.

Loading…
Transcript

ÖZEL EĞİTİM

Fiziksel, zihinsel, iletişimsel, sosyal ve duygusal gelişimlerindeki özellikler nedeniyle normal gelişiminden farklılık gösteren ve normal eğitim/öğretimden yararlanamayan, kısmen yararlanan veya yararlandığı halde destek programları ile eğitimlerini devam ettirebilen bireyler için; özel yetiştirilmiş elemanlar tarafından ekip anlayışı ile sunulan, özel yöntem ve araçlarla gerekirse özel mekanlarda her özel gereksinimli grup için farklı olarak geliştirilmiş özel programlarla verilen eğitimdir.

ÖZEL EĞİTİM

Özel Eğitimin Amaçları

Amaçları

Türk Milli Eğitiminin genel amaç ve temel ilkeleri doğrultusunda özel eğitim gerektiren bireylerin;

• Toplum içindeki rollerini gerçekleştiren, başkaları ile iyi ilişkiler kuran, işbirliği içinde çalışabilen, çevresine uyum sağlayabilen üretici ve mutlu bir yurttaş olarak yetişmelerini,

• Kendi kendilerine yeterli bir duruma gelmeleri için temel yaşam becerilerini geliştirmelerini,

• Uygun eğitim programları ile özel yöntem, personel ve araç gereç kullanarak ilgilerini, ihtiyaçlarını, yeteneklerini ve yeterlilikleri doğrultusunda üst öğrenime, iş ve meslek alanlarına ve hayata hazırlanmalarını amaçlar.

Özel Eğitimin Temel İlkeleri

İlkeleri

• Her çocuğun EĞİTİM hakkı vardır.

• Özel Eğitimde ERKEN TANI şarttır.

• ERKEN TEDAVİ/REHABİLİTASYON EĞİTİMİ çok önemlidir.

• Özel eğitimde KAYNAŞTIRMA temel ilke olmalıdır.

• Her çocuk için en uygun YERLEŞTİRME yapılmalı, en uygun ÇEVRE sağlanmalıdır.

• Özel eğitimde EKİP ÇALIŞMASI esastır.

• Özel eğitimde BİREYSEL YAKLAŞIM esastır.

• DEĞERLENDİRME daha önem taşır.

• Özel gereksinimli bireylerin BÜTÜNSEL GELİŞİMLERİ önemlidir ve esastır.

• Eğitime AİLE mutlaka katılmalıdır.

• Özel eğitimde SÜREKLİLİK önemlidir.

Özel Eğitimin Temel İlkeleri

Özel Eğitim Yöntemleri

Yöntemleri

• Toplumun Eğitimi

• Bireysel Eğitim Programları (BEP)

• Grup Eğitim Aile Eğitimi

• Eğitimcilerin Eğitimi

• Kaynaştırma (Entegrasyon)

Kalıtsal Nedenler

Ailede kalıtsal bir hastalık varsa bunlar hastalıklı genler yoluyla çocuğa geçmektedir. Özellikle akraba evlilikleri kalıtsal hastalıkların ortaya çıkmasında önemli rol oynamaktadır. Down sendromu, Fenil Ketanüri, Hidrosefali ve Mikrosefali kalıtsal geçiş gösteren ve zihinsel yetersizliğe neden olan durumlardır

Özel Gereksinimin Nedenleri

Doğum Öncesi Nedenler

• Anne yaşı

• Annenin gebelikte beslenmesi

• Annenin gebelikte kullandığı ilaçlar

• Gebelikte içki-sigara-uyuşturucu kullanımı

• Genetik hastalıklar

• Metobolik hastalıklar

Doğum Öncesi Nedenler

• Gebelikte radyasyona maruz kalma

• Gebelikte geçirilen mekanik travmalar

• Gebelikte geçirilen ruhsal travmalar

• Gebelikte geçirilen hastalıklar

• Akraba evlilikleri

• Kan uyuşmazlığı

Doğum Öncesi Nedenler

Doğum Sırasında Oluşan Nedenler

• Erken doğum, geç doğum

• Riskli ve zor doğum

• Uzman hataları

• Hijyenik olmayan ortamlarda doğum

Doğum Sırası Nedenler

Doğum Sonrası Nedenler

• Enfeksiyonlar

• Çocuğun geçirdiği hastalıklar

• Beslenme bozuklukları

• Kazalar

• Fiziksel travmalar

Doğum Sonrası Nedenler

• Ruhsal travmalar

• Zehirlenmeler

• Çocuk istismarı

• Yetersiz çevre koşulları

• Doğal afetler

• Savaşlar

Doğum Sonrası Nedenler

Özel Gereksinimli Bireyler

Her bireyin yetersizliği kendine özgüdür, tanılanması, ihtiyaçların belirlenmesi, eğitimlerin de daha duygun düzenleme ve planlamaya yol gösterici olması için ortak özellikleri ve eğitim ihtiyaçlarına göre sınıflandırma yapılmaktadır. Özel eğitim gerektiren bireyler genellikle şu gruplarda toplanmaktadır.

Özel Gereksinimli Bireyler

Özel Gereksinimli Bireyler

• Zihinsel yetersizliği olan bireyler

• İşitme yetersizliği olan bireyler

• Görme yetersizliği olan bireyler

• Ortopedik yetersizliği olan bireyler

• Dil ve konuşma güçlüğü olan bireyler

• Özel öğrenme güçlüğü olan bireyler

• Duygusal, davranışsal ve uyum güçlüğü olan bireyler

• Otistik özellikler gösteren bireyler

• Üstün zekâ ve üstün yeteneği olan bireyler

• Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan bireyler

Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Kurumlar

Özel Eğitim Hizmeti Veren Kurumlar

• Bilim sanat merkezleri

• Özel Eğitim Okulu Bünyesindeki Anasınıfları

• İlkokul (Görme Engelli, Hafif Düzeyde Zihinsel Engelli, İşitme Engelli, Ortopedik Engelli ve Uyum Güçlüğü Olanlar)

• Ortaokul (Görme Engelli, Hafif Düzeyde Zihinsel Engelli, İşitme Engelli, Ortopedik Engelli ve Uyum Güçlüğü Olanlar)

• Meslek Lisesi (İşitme Engelli ve Ortopedik Engelli)

• Özel Eğitim İş Uygulama Merkezi (III. Kademe)

• Özel Eğitim Mesleki Eğitim Merkezi (III.Kademe, Görme Engelli ve Zihinsel Engelli)

• Özel Eğitim Uygulama Merkezi (I.Kademe)

• Özel Eğitim Uygulama Merkezi (II.Kademe)

• Rehberlik ve Araştırma Merkezi

Diğer Kurumlar

Bunların dışında özel gereksinimli bireylere eğitim, tedavi ve çeşitli sosyal hizmetler veren resmi ve özel kurumların yanında vakıf ve dernek gibi çok sayıda sivil toplum örgütü bulunmaktadır. Ayrıca bazı üniversitelerde okul öncesinden başlanarak, özel gereksinimi olan bireylere ve ailelerine eğitim hizmeti sunulmaktadır.

Ülkemizde görme, işitme, ortopedik, zihinsel engelliler, süreğen hastalığı olanlar, uyum güçlüğü olanlar, dil ve konuşma güçlüğü olanlar, üstün ve özel yetenekliler olmak üzere sekiz ayrı gruba özel eğitim ve kurumlarında, kaynaştırma uygulamalarında özel eğitim tedbirleri alınarak eğitim hizmetleri verilmektedir .

Özel Eğitim Uygulamaları

Özel gereksinimli çocukların yetersizliklerine göre eğitim ortamlarında farklılıklar bulunmaktadır. Bu ortamlar, normal gelişim gösteren çocuklarla birlikte eğitim aldıkları en az kısıtlayıcı ortamlardan başlayarak, yatılı özel eğitim kurumlarına kadar gitmektedir. Aşağıda eğitim ortamı en az kısıtlayıcı ortamdan başlayarak en fazla kısıtlayıcı olana doğru sıralanmış eğitim ortamları görülmektedir.

Özel Eğitim Uygulamaları

Normal Sınıf: Öğrenciler eğitimlerinin çoğunu özel sınıflarda alırlar. Ancak zamanlarının bir kısmında destek özel eğitim hizmetleri verilir. Çocuğun sınıf içi ve dışı etkinliklerinin tümü özel eğitim kapsamı içinde ele alınır.

Kaynak Oda: Öğrenciler okul zamanının en az %21 en çok %60’ında destek özel eğitim hizmetleri alırlar. Zamanının geriye kalan kısmında normal sınıfta öğretim görebilirler. Bu uygulamaya yarı zamanlı kaynaştırma da denilmektedir.

Ayrı Sınıf (Özel Sınıf): Öğrenciler okuldaki zamanının %60’ından fazlasını özel gereksinimi olan çocuklara yönelik ayrı gündüzlü okullarda özel eğitim ve destek hizmeti alırlar. Akranları ile ancak okul dışı saatlerde birlikte olmaları söz konusudur.

Yatılı Okul: Öğrenciler, okullardaki zamanlarının %100’ünü özel gereksinimli çocuklar için açılmış olan yatılı kurumlarda, özel geliştirilmiş eğitim ortamlarında alırlar.

Ev/Hastane: Öğrenciler hastanelerde ya da evde özel eğitim alırlar

Özel Eğitim Uygulamaları

Bireysel farklılıklar; gelişimsel olarak yaşıtlarından belirgin bir biçimde farklılık gösterme, olması gerekenden çok erken ya da çok geç yürüme, konuşma, okuma, belli bir alanda olağan dışı yetenek sergilemedir.

Yetersizlik; bireyin işlevlerini yerine getirememesi durumudur. Yürüyememe, konuşamama, öğrenememe, görememe, işitememe, çevreyle iletişim kuramama, davranışlarını kontrol edememe gibi.

Engel;Anatomik, fizyolojik, psikolojik ve sosyal bozukluklar sonucunda bireyin etkinliklerinde kalıcı azalma ya da kayıptır.

Kavramlar

Kaynaştırma

Kaynaştırma; normal eğitim ve özel eğitim personelinin sorumluluğunda düzenlenmiş eğitim programı ve program sürecinde bireysel destekleme ile birlikte normal çocuklara uygun özel gereksinimli çocukların belli zamanlardaki eğitimsel ve sosyal birleşimidir.

Kaynaştırma

a) Tam Zamanlı Kaynaştırma:

Özel gereksinimli çocuk tüm gün boyunca normal sınıfta akranlarıyla eğitimine devam eder.Kaynaştırmanın başarısını artırmak için özel eğitim danışmanı sınıf öğretmenine destek hizmeti sağlamaktadır. Sınıf içerisindeki materyalleri öğrencinin gereksinimlerini göz önünde bulundurarak nasıl düzenleyeceği, öğrenciye nasıl uyarlayacağı konularında yardımcı olur. Böylelikle sınıf öğretmeni kaynaştırma eğitimi için gerekli bilgi ve becerileri kazanır.

Kaynaştırma Türleri

b) Kaynak Oda Destekli Kaynaştırma:

Özel gereksinimli öğrenci normal sınıfında eğitimine devam etmekle birlikte, eksik kaldığı konularda özel eğitim öğretmeninden bireysel ya da küçük grup şeklinde destek eğitim alır. Bu destek hizmetinde amaç; öğrencinin genel eğitim sınıfında gördüğü eğitime paralel olarak desteklenmesi ve sınıfına uyum sağlamasını kolaylaştırmaktadır. Fakat bu hizmet, öğrencinin sınıfın dışında eğitim almasının o an sınıfta verilen eğitimi kaçırmasına ve öğrenciler arasında etiketlenmeye neden olması açısından eleştirilmektedir. Okul dışı saatlerde destek eğitim verilmesi tercih edilmelidir.

b) Kaynak Oda Destekli Kaynaştırma:

c) Yarı Zamanlı Kaynaştırma:

Özel gereksinimli öğrenci eğitimini özel sınıfta sürdürür, fakat uyum sağlayabileceği ve başarılı olabileceği derslerde kaynaştırma eğitimine alınır. Akademik başarısı daha düşük olan kaynaştırma öğrencileri için tercih edilen bir yöntemdir. Amaç özel gereksinimli öğrencinin sosyal gelişim ve iletişim becerilerinin desteklenmesidir.

c) Yarı Zamanlı Kaynaştırma:

d) Özel Sınıf:

Kaynaştırma programlarından yararlanamayacak durumda olan ve ayrı bir sınıfta eğitim alması gereken öğrencilerin özel gereksinim türü ve özelliklerine uygun olarak okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise bünyesinde açılan sınıflardır. Ders saatleri dışında okul bahçesinde normal akranlarıyla kaynaşması mümkün olabilir.

d) Özel Sınıf:

e) Özel Eğitim Öğretmeni Yardımı ile Genel Eğitim Sınıfı:

Özel gereksinimli öğrenci eğitimine normal sınıfında devam ederken özel eğitim öğretmeni tarafından sınıfta desteklenir. Özel eğitim öğretmeninin genel eğitim sınıfında ne kadar süre ile bulunacağı öğrencinin gereksinimlerine göre değişebilir. Bu destek hizmetinin avantajı, özel gereksinimli öğrencinin sınıftan ayrılmaması ve özel eğitim öğretmeninin sınıf öğretmenine doğrudan uygulamada yardım edebilmesidir.

e) Özel Eğitim Öğretmeni Yardımı ile Genel Eğitim Sınıfı:

f) Yardımcı Öğretmenle Genel Eğitim Sınıfı:

Sınıf öğretmeni ve yardımcı öğretmen sınıf içinde birlikte çalışırlar ve eğitimden her ikisi de sorumludur. Özel gereksinimli öğrencinin ihtiyaçları doğrultusunda bireysel çalışmalar yapılır, grup etkinliklerine katılımı desteklenir. Bu destek eğitiminin avantajı ise; öğretmenlerin birlikte çalışması, süreklilik ve sorumluluğu paylaşmasıdır.

f) Yardımcı Öğretmenle Genel Eğitim Sınıfı:

g) Gezici Özel Eğitim Öğretmeni:

Gezici özel eğitim öğretmeni bir okuldan diğerine dolaşarak özel gereksinimli öğrencilere destek eğitim verirler. Özel gereksinimli öğrenci gününün büyük çoğunluğunu sınıfında geçirirken belirli saatlerde özel eğitim öğretmeninden destek eğitim alır.

g) Gezici Özel Eğitim Öğretmeni:

h) Tersine Kaynaştırma:

Özel gereksinimli çocukların okullarına normal gelişim gösteren çocukların kayıt alınması ile sağlanmaktadır. Bu okullarda sınıf mevcutları; 5’i özel gereksinimli öğrenci olmak üzere okul öncesi eğitimde en fazla 14, ilköğretim ortaöğretimde 20 öğrenciden oluşmaktadır

h) Tersine Kaynaştırma:

Zihinsel Yetersizliği Olan Çocuklar

Zihinsel yetersizlik, özel eğitime gereksinim duyan bireyler arasında en yaygın olarak görülen ve oldukça heterojen bir gruptur. Okul öncesi ve ilköğretim yıllarında bu bireylerle karşılaşmak mümkündür. Çoğunlukla hafif düzeyde zihinsel yetersizliği olan çocuklar okulda öğretmenler tarafından fark edilirler. Orta ve ağır düzeyde zihinsel yetersizlikleri olanlar ise daha erken fark edilebilmektedir

ZİHİNSEL YETERSİZLİK

Tanımı

Bireyin dikkat, hafıza, öğrenme, muhakeme yapabilme, soyut düşünebilme, akıl yürütme, planlama gibi bilişsel işlevler açısından akranları ile kıyaslandığında geri olmasıdır. Zihinsel yetersizliği olan çocuklar çevresindeki olayları yaşıtları seviyesinde yorumlayamadıkları için davranış problemleri gösterebilirler ya da zihinsel becerilerinin sınırlı olmasından dolayı özgüven problemi, davranış sorunları yaşayabilirler.

Nöronların içlerindeki kimyasal maddelerin yapıları, nöronların ve nöronlar arasındaki bağlantı sayısının yetersizliği zihinsel yetersizliğin nedenidir.

Tanımı

Zihinsel Yetersizliğin Sınıflandırılması

Sınıflandırılması

Zihinsel yetersizliği olan bireylerin sınıflandırılması genellikle zekâ bölümü puanlarına göre yapılmakla birlikte tıbbi, eğitsel ve gereksinim duyulan yardımın yoğunluk düzeyine göre de sınıflandırılmaktadırlar. Bu sınıflandırma sistemleri aşağıda kısaca açıklanmıştır.

1. Tıbbi Sınıflandırma:

En eski ve oldukça etkileyici bir bakış açısıyla yapılan sınıflama yaklaşımıdır. Bu yaklaşımda zihinsel yetersizliği olan bireyler; debil, moron, embesil ve idiot şeklinde sınıflandırılmıştır.

2. Zekâ bölümü puanına göre sınıflandırma:

Zihinsel Yetersizliğin Sınıflandırılması

Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından 1994’te yayınlanmış olan DSM IV’te (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, Dördüncü Baskı) benzer sınıflama görülmektedir. Buna göre zihin engelliler yine zekâ bölümleri temel alınarak sınıflanmış ve hafif (ZB:50/55-70), orta (ZB:35/40-50/55), ağır (ZB: 20/25-35/40) ve ileri derecede (ZB:20/25 ten aşağı olanlar) zihin engelli bireyler olarak dört gruba ayrılmışlardır.

a. Hafif Düzeyde Zihinsel Yetersizliği Olan Birey:

Zekâ bölümleri 55-69 arasında olup tipik yaşları 8 yıl 6 ay ile 10 yıl 10 ay arasında yer almaktadır. Normallerden görünürde hiçbir farkı yoktur. Kendi bakımını yapar ancak zaman zaman bazı sağlık kurallarının hatırlatılmasına gereksinim duyarlar. Kendi başına alışveriş yapabilir, hayatını kazanabilirler. Zihinsel işlevler ile kavramsal, sosyal ve pratik uyum becerilerinde hafif düzeydeki yetersizliği nedeniyle özel eğitim ile genel eğitim hizmetlerine sınırlı düzeyde ihtiyaç duyan bireydir.

a. Hafif Düzeyde Zihinsel Yetersizliği Olan Birey:

b. Orta Düzeyde Zihinsel Yetersizlik:

Zekâ bölümleri 40-54 arasında olup tipik zekâ yaşları 6 yaş 1 ay ile 8 yaş 5 ay arasında yer almaktadır. Daha sonraki gruplar kadar yaygın ve ağır derecede olmamakla birlikte sıklıkla bedensel yetersizlik gösterirler. Yardımsız yemek yerler, banyo yapar ve giyinir, kolay yiyecekler hazırlayabilir, çamaşırlarını yıkayabilir, ütüleyebilir ve koruyabilirler. Dikkat süreleri 15-20 dakikadır.

b. Orta Düzeyde Zihinsel Yetersizlik:

c. Ağır Düzeyde Zihinsel Yetersizlik:

Zekâ bölümleri 25-39 arasında olup, tipik zekâ yaşları 3 yaş 9 aydan 6 yaşa kadar uzanır. Pek çoğunda sinirsel özür olmakla birlikte çok ağır derecede zihinsel yetersizliklere göre hareket etme becerilerine sahip olma olasılıkları daha yüksektir. Dikkatlerini bir görev üzerinde 10 dakika sürdürebilirler.Zihinsel işlevler ile kavramsal, sosyal ve pratik uyum becerilerindeki eksiklikleri nedeniyle öz bakım becerilerinin öğretimi de dâhil olmak üzere yaşam boyu süren, yaşamın her alanında tutarlı ve yoğun özel eğitim ve destek eğitim hizmetine ihtiyaçları vardır.

c. Ağır Düzeyde Zihinsel Yetersizlik:

Çok Ağır Düzeyde Zihinsel Yetersizlik:

d. Çok Ağır Düzeyde Zihinsel Yetersizlik:

Zekâ bölümleri 25’in altında olup, tipik zekâ yaşları 3 yıl 8 ay ya da daha aşağısı olmaktadır. Sinirsel özüre sahip olma olasılıkları yüksektir. Bu nedenle bütünüyle gözlem gerektirir. Genel özellikleri; masayı biraz kirleterek de olsa yemekte kaşık ve çatal kullanırlar, elbiselerini giyer ancak düğme ve fermuar kullanmada yardıma gereksinim duyarlar, banyo yaparken yardıma ihtiyaç duyar, tuvaletini yapmayı kısmen öğrenirler.

Zihinsel yetersizliğin derecesine göre yaygınlık oranlarına bakıldığında; çok ağır düzeyde %1,5, ağır derecede %3,5, orta düzeyde %6 ve hafif düzeyde zihinsel yetersizliği olan bireylerin %89’unu oluşturduğu görülmektedir

3. Eğitsel sınıflandırma:

Zihinsel Yetersizliğin Sınıflandırılması

Bu sınıflandırma sisteminde zihinsel yetersizlikten etkilenmiş bireyler eğitilebilir, öğretilebilir ve ağır derecede zihinsel yetersizlikten etkilenmiş bireyler olarak üç grupta toplanmıştır. Hafif derecede engelli bireyler eğitilebilir, orta derecede engelli bireyler öğretilebilir olarak adlandırılmış; ağır derecede engelli bireylerin ismi bu sınıflamada korunmuştur.

4. Gereksinim duyulan destek miktarına göre yapılan sınıflandırma:

Zihinsel Yetersizliğin Sınıflandırılması

AAIDD tarafından 1992 yılında desteği temel alan bir sınıflama yaklaşımını önermiştir. Bu sınıflama yaklaşımında zihin yetersizliği olan bireylerin ihtiyaç duyduğu destek türü göz önüne alınmaktadır. Kısaca aralıklı, sınırlı, kapsamlı, yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu sınıflama göz önüne alınarak yazılan bir tanılama raporunda “bireyin iletişim ve sosyal becerilerde sınırlı desteğe ihtiyacı var, sosyal becerilerde ise yoğun desteğe ihtiyaç duymaktadır” şeklinde ifadelerin yer alması gerektiği belirtilmektedir.

a. Aralıklı desteğe ihtiyaç duyan birey: Bireyin her zaman yardıma gereksinimi yoktur ya da geçiş dönemlerinde kısa süreli yardıma gereksinim duyar (örneğin, bir işe yerleşmesi gereken durumlarda)

b. Sınırlı desteğe ihtiyaç duyan birey: Bu bireylerin belirli zamanlarda tutarlı yardıma ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu bireyler kısa süreli iş eğitimi sürecinde, okul eğitiminden yetişkinliğe geçiş döneminde bu tür desteğe ihtiyaç duyabilirler. Bireylere sunulan destek hizmetleri aralıklı değildir, ancak belli bir zaman ile sınırlıdır, kapsamlı desteğe göre daha az eleman gerekebilir ve daha düşük maliyetli olabilir.

Sınıflandırma

c. Kapsamlı desteğe ihtiyaç duyan birey: Bireylerin uzun süreli ve belirli ortamlarda (okul, iş ve ev gibi) yardıma ihtiyaçları bulunmakta, genellikle bu bireylerin belirli günlerde düzenli bir katılımla destek almaları gerekmektedir.

d. Yaygın desteğe ihtiyaç duyan birey:

Her ortamda (yaygın) sürekli ve yoğun desteğe gereksinimi olan bireylerdir. Bu gruba sağlanan destekler çok yoğundur, tutarlı olarak sunulur, diğer gruplara sunulan desteklere göre daha fazla eleman gerektirir ve maliyeti daha yüksek olabilir.

Sınıflandırma

Zihinsel Yetersizliğin Nedenleri

Nedenleri

Zihinsel engele neden olan 350’den fazla durum belirlenmiştir. Kalıtsal etkenler nedenlerin ancak çok küçük bir kısmını oluşturmaktadır. Zihinsel yetersizlik vakalarının özellikle de hafif derecede zihinsel yetersizliğin %75 oranında nedeni bilinmemektedir. Bilinen nedenler ise genel olarak meydana geliş zamanına göre doğum öncesi, doğum anı ve doğum sonrası nedenler olarak gruplandırılmıştır.

Kromozomal Bozukluklar:

Kromozom bozukluklar doğum öncesi dönemde oluşan nedenlerdendir. Sperm ve yumurtanın birleşmesi sırasında, anne ve babadan gelen genler birleşirler. Embriyonun gelişiminde ve embriyonun özelliğini belirlemede etkilidir. Kromozomal bozukluk, anne babadan gelen kromozomlarda çok fazla ya da az olmasıyla ortaya çıkmaktadır.

Doğum Öncesi Nedenler

a. Down Sendromu:

Down Sendromu en çok bilinen kromozal anomalidir. İngiliz hekim olan John Langdon Down tarafından 1866’da özel bir tür zekâ geriliği olarak tarif edilmiştir. Doğum öncesinde anne karnında fark edilebilmektedir.

Down hastalığı olanlarda bazı tipik özellikler görülmektedir. Zekâ bölümleri genellikle 30-50 arasındadır. Kafatasları ufaktır. Buna paralel olarak beyinleri ufaktır. Yüzleri oval ve yassı, burun kemikleri gelişmemiştir, boyları kısadır Burun köprüsü düz ve göz çukurları yumurta biçimindedir. Gözlerinin iris bölümünde açık renkte benekler bulunur. Genellikle geç diş çıkarırlar. Dişleri ufaktır. Dilleri büyük, boyunları geniştir. Ayak ve eller kısa, geniş, düz ve kare biçimindedir. Saçları dik, ince ve düzdür. Üreme organları genellikle gelişmemiştir.

a. Down Sendromu:

Down Sendromu:

b. Frajil X:

Frajil X sendromu kalıtsal zekâ geriliğinin en sık nedenidir. Frajil X sendromu kişiler zihinsel, davranışsal ve fiziksel bazı farklılıklar gösterirler. Uzun ve ince yüz, uzun ve yumuşak kulaklar ve eller, çıkıntılı alın ve büyük kafa ortak fiziksel özellikler arasında sayılabilmektedir. Konuşmada gecikme, kelime tekrarları, ince ve kaba motor becerilerde güçlük, duygusal bilgileri algılamada ve yanıt vermede zorluk görülmektedir.

b. Frajil X:

c. William Sendromu (Mutluluk Hastalığı):

William sendromuna yedinci çift kromozomun önemli derecede yokluğu neden olmaktadır. Zekâ puanları 50 ile 60 civarında bulunmasına rağmen yaşıtlarının çok üzerinde bir sözcük hazinesine ulaşmaktadırlar. William sendromu ile doğan çocukların bilişsel yetenekleri ve dil başarıları arasında büyük farklılık mevcuttur. Kurdukları cümleler hem yapı hem de biçim bakımından son derece karmaşık ve düzgündür.

c. William Sendromu

c. William Sendromu (Mutluluk Hastalığı):

d. Prader-Willi Sendromu:

Bu sendrom babadan gelen 15. Kromozomda var olan bir genetiğin özelliğin bozukluğundan ortaya çıkmaktadır. Genellikle genetik ve doğumla gelen bir sendrom olmasına rağmen, doğumdan sonra hipatalamusa verilen bir zarar da bu sendromun oluşumuna neden olabilir. İki evresi vardır. İlk evrede sürekli uyku, solunum problemi, cinsel organların az gelişmiş olması, aşırı iştah, büyüme hormonunun azlığı, ince ses tonu görülmekte; ikinci evrede hafif ya da orta derecede zihinsel gerilik, motor becerilerde gerilik, gecikmiş konuşma görülebilmekte ve bazı sağlık problemleri eşlik edebilmektedir.

d. Prader-Willi Sendromu:

Metabolizmanın İşleyişiyle İlgili Nedenler

Fenilketonüri (PKU) : Fenilketonüri kalıtsal metabolik bir hastalıktır. Kanda ve diğer dokularda biriken madde sonucu geri dönüşümsüz ve ilerleyici beyin hasarına neden olmaktadır. Bu hastalığın yeni doğan tarama testi ile erken tanı ve tedavisi mümkündür. Hastalığın bilgisi, anne ve babadan genler aracılığı ile bebeğe aktarılır. Çocuğun hasta olması için hem anne hem de babanın hastalık bilgisi için taşıyıcı olması gerekir. Bu çocukların protein ağırlıklı besinleri; yumurta, süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri, normal ekmek, kuruyemiş ve kuru baklagilleri tüketmemeleri gerekmektedir.

Metabolizma Nedenleri

Fenilketonüri (PKU)

Mikrosefali:

Genellikle doğuştan kızamıkçık ya da fetal alkol sendromu gibi durumların ikincil sonuçları olarak ortaya çıkmakta ya da radyasyon almanın sonucu olabilmektedir. Ufak, konik kafa, kamburumsu duruşa yol açan eğik omurga ve ağır derecede zihinsel yetersizlik olarak tanımlanmaktadır.

Beyin Gelişimi ile İlgili Nedenler

Hidrosefali:

Beyin sıvısının akışıyla kafatasının giderek büyümesi ve hasar görmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Hidrosefali annedeki enfeksiyonlar ve zehirlenmeler sonucunda ortaya çıkmaktadır. Birçok bebekte şantlar kullanılarak sıvının akıtılması sağlanmaktadır. Böylece hidrosefalinin olası olumsuzlukları azaltılmaya çalışılmaktadır.

Hidrosefali:

Hidrosefali

Fetal Alkol Sendromu (FAS):

Annenin hamilelik süreci içinde içki içmesi anne karnındaki bebeğin Fetal Alkol Sendromu (FAS) adı verilen ciddi bir rahatsızlık riski altına sokmaktadır. Bu çocuklarda küçük göz kapakları, içeri göçük burun köprüsü, ince üst dudak, kalkık burun, farklı yüz özellikleri, küçük dişler, kalp hastalıkları ve en önemlisi yavaş fiziksel büyüme, kafa küçüklüğü gibi özellikler görülebilmektedir. FAS’ı teşhis etmek için çoğunlukla büyüme bozukluğu, yüzdeki şekil bozukluğu ve kalp hastalıklarının varlığı gibi belirtilere bakarak değerlendirme yapmaktadır.

Çevresel Nedenler

Doğum Anındaki Nedenler

Doğum anındaki nedenlerin başında bebeğin oksijensiz kalması, beyin sarsılmasından kaynaklanan beyin incinmesi gelmektedir. Oksijensiz kalmak önemli bir nedendir. Ancak beynin oksijensiz kalması mutlak bir zihinsel yetersizliği ortaya çıkartmaz. Beynin hangi bölmesinin bu durumdan etkilendiği ve oksijensiz kalma süresi göz önüne alınması gerekmektedir.

Doğum Anındaki Nedenler

Doğum Sonrası Nedenler

Doğum sonrası nedenler için de; çocuğun geçirmiş olduğu hastalıklar (menenjit, vb. ) , geçirmiş olduğu kazalar (bisikletten düşme, trafik kazaları), yetersiz beslenme ve fiziksel istismar (dayak) sıralanabilmektedir

Doğum Sonrası Nedenler

Zihinsel Yetersizliğin Yaygınlığı

Yaygınlığı

Genel nüfusun yaklaşık %3’ü zihinsel yetersizliği olan bireyler olarak kabul edilmektedir.

Yaygınlık okul dönemindeki çocuklarda okul öncesi döneme göre biraz daha yüksektir. Okul öncesi dönemde hafif zihinsel yetersizliği olan çocuklar akranlarından ayırt edilebilecek davranışlar veya uyumsal davranışlarda yetersizlik göstermezler. Ancak okula başladıklarında akademik becerilerin öğrenilmeye başlanmasıyla, zihinsel yetersizliğin etkileri daha belirgin hale gelmeye başlar ve tanı alırlar. Erken çocukluk döneminde ise sadece orta, ağır ve çok ağır derecede zihinsel yetersizliği olan çocuklar tanı alır. Bu yüzden yaygınlık okul öncesi dönemde daha düşüktür. Ayrıca zihinsel yetersizlik erkek çocuklarda kızlara göre %17 oranında daha sık olarak görülmektedir .

Zihinsel Yetersizliği Olan Çocukların Gelişimsel Özellikleri

Zihinsel yetersizliğe neden olan birçok etmen olduğu gibi, zihinsel yetersizliği olan çocukla arasında da çok farklılıklar vardır. Çocuğun özellikleri yaşına, zihinsel yetersizlikten etkilenme durumuna, birden fazla yetersizliklerinin ve sağlık problemlerinin olma durumuna, eğitimden yararlanma durumuna ve ailenin eğitime katılımına göre farklılık gösterebilir. Ayrıca çocuğun gelişim alanları kendi içinde de uyumsuz gelişmeler gösterebilir.

Gelişimsel Özellikleri

Zihinsel Gelişim Özellikleri

Zihinsel yetersizliği olan çocuklar akademik kavramları geç ve güç öğrenirler, bu yüzden eğitim sürecinde fazla sabır ve tekrar gerektirir. Dikkat dağınıklığı ve dikkat süresinin sınırlı oluşu dolayısıyla, öğretilmek istenilene dikkati yöneltip gerektiği süre kadar odaklayamama öğrenmenin tam olarak gerçekleşmesini güçleştirmektedir. Kısa süreli belleğin zayıf olması ve kısa süreli bellekteki bilgilerin uzun süreli belleğe aktarmadaki sorunları çocukların öğrendiklerini çabuk unutmasına sebep olmaktadır.

Zihinsel Gelişim Özellikleri

Dil Gelişim Özellikleri

Dil gelişiminde zihin engelinin derecesi önemli bir etmendir. Bu nedenle zeka bölümü puanı 50’nin üzerinde olan çocukların dil becerilerinde belli derecede yetersizlik ortaya çıkmakta, zeka bölümü puanı 50’nin altında olan çocuklarda ileri derecede dil ve konuşma problemleri görülmektedir. Ağır derecede zihin engelli çocukların hafif derecede zihin engelli çocuklara göre zihin yetersizliğine bağlı olarak konuşmaları daha geç gelişmekte ve daha fazla konuşma bozukluğu göstermektedirler.

Dil Gelişim Özellikleri

Motor Gelişim Özellikleri

Zihinsel engelli çocukların yaklaşık olarak yarısında motor gelişimde belirgin derecede gerilik gözlenmektedir. Bu geriliğin nedeni engelin yarattığı gelişim bozukluğuna bağlı gecikme olduğu kadar; bazı durumlarda gelişime olanak sağlamayan ve yaşantıları sınırlayan koruyucu ebeveyn tutumları ile çevresel yoksunluklar olduğu düşünülmektedir. Diğer taraftan özellikle klinik tip (genetik nedenlerden dolayı oluşan zihinsel engellilik) zihinsel engellilerin motor becerilerinde görülen önemli gecikmelerin bir başka nedeni de kaslardaki hipotonia yani zayıf kas tonusudur.

Motor Gelişim Özellikleri

Sosyal-Duygusal Gelişim Özellikleri

Zihinsel yetersizliği olan çocuklar normal yaşıtlarına göre daha fazla sosyal ve duygusal problemler göstermektedirler. Bu çocukların zihinsel gelişimlerinin geri olması nedeniyle sosyal becerilerindeki yetersizlikleri ve diğer insanların onlara yönelik olumsuz tavırları, bu duruma neden olan bu duruma neden olan temel etkenlerdir. Yaşıtlarından kabul görüldüklerinde hafif derecede zihinsel yetersizliğe sahip çocuklar onlarla bir arada olup kolayca anlaşabilirler.

Sosyal-Duygusal Gelişim Özellikleri

Ailelerde Yaşanan Sorunların İncelenmesi

Aileler

Zihinsel engelli bir çocuğa sahip olmak, ailelerde çocuğun engel türü ne olursa olsun birden fazla sorunu beraberinde getirmektedir.

Ailelerde yaşanan sorunlar incelendiğinde; ailelerin %37,3’ünün sosyal çevreden destek görmeyi hiçbir zaman, %44,5’i suçlama ve suçlanma duygusunu nadiren, %39,1’i aile sorunları hakkında düzenli olarak konuşma ve danışmanlık ihtiyacı hissetmeyi ara sıra yaşadıkları saptanmıştır. Ailelerin %45,5’i çocuğun tedavi aşamasındaki zorlukları, %43,6’sı hayal kırıklığını, %41,8’i çocuğun engeli hakkında davranışını kontrol etmede zorluk çekmeyi çoğu zaman, %54,5’i gelecek kaygısını, %48,2’si çocuğa ilişkin sürekli bir kaza ya da yaralanma korkusunu her zaman yaşadıkları bulunmuştur. Yapılan çalışmalarda zihinsel engelli çocuğa sahip ailelerin çocuklarının engel türünü ve derecesini dikkate almadan yoğun beklenti içinde olduklarını ve buna bağlı olarak normal çocuğa sahip ailelere göre kaygı düzeylerinin yüksek olduğu bulunmuştur.

Zihinsel Engelli Çocuğu Olan Aileler ve Sosyal Destek

Aileler ve Sosyal Destek

Sosyal destekler sevgi, güvenlik, kendini ifade etme, tanıma, ait olma duygularına katkıda bulunan değerli bir başa çıkma özelliğidir.Ailenin destek sistemlerinin olması problemlerle daha kolay baş edebilmesini sağlamakta, ailenin stresini azaltmakta ve uyumu kolaylaştırmaktadır. Sosyal desteğin fiziksel ve ruhsal sağlıkla ilgili tedavi edici bir değerinin olduğu evrensel bir bulgudur. Sosyal destek ağları, özellikle de ailedeki destek ağları, kronik sorunlara uyumu kolaylaştırmakta, sağlığı geliştirici etkileri ve sağlıklı yaşam şeklini teşvik etmekte moral ve başa çıkma üzerinde olumlu etki yaratmaktadır.

Ailelere Verilecek Destek Hizmetleri

Zihinsel yetersizliği olan çocuğa sahip ailelerin pek çok gereksinimi vardır. Bunlar genellikle; bilgi verici ve psikolojik destekler olarak iki başlık altında ele alınırlar.

Bilgi verici destek hizmetleri:

Yetersizliğin türü, derecesi, doğası ile ilgili etkenler, çocuğun özellikleri gelişim alanları ve ihtiyaçları konusunda anne babanın aydınlatılmasını amaçlar.

Psikolojik danışma hizmeti:

Duygusal güçlüklere bağlı olarak anne babanın yaşadıklarını çatışmaları anlamalarına ve çözümlemelerine yardımı amaçlar.

Ailelere Verilecek Destek Hizmetleri

Uyum süreci için;

Çocuğu olduğu gibi kabullenin: Anne-baba olmak zor bir görevdir. Bu zor görevde yapacağınız ilk iş çocuğunuzu kabullenmektir. Sizin çocuğunuz sebebi ne olursa olsun farklı bir çocuktur. Erken teşhis önemlidir.

Kısıtlayıcı olmayın: Çocuğunuzu sosyal-fiziksel ortamlardan kısıtlamayın, onu eve kapatmayın. Parka götürün, ev gezilerine götürün, birlikte sokağa çıkıp yürüyün, ona çevreyi tanıtın, anlatın. Sorunlarına cevap verin.

Beklentilerinizi gözden geçirin: Çocuğunuzun özelliklerine göre beklentilerinizi belirleyin.

Tutarlı davranın: Annenin, çocuğun yapmasına izin vermediği bir davranışa baba da izin vermemelidir. Ayrıca söz verdiğiniz bir şeyi mutlaka yerine getirmelisiniz ve yapamayacağınız hiçbir şeye söz vermemelisiniz. Bu çocuğun size olan inancını ve güvenini sarsar.

Özgüvenini destekleyin: Ondan yapamayacağı bir davranışı ya da beceriyi istemeyin. Onun sınırlarını zorlamanız, aşırı yüklenmeniz kendine olan güvenini sarsabilir ve başarısızlık duygusuna kapılarak içine kapanmasına sebep olabilir. Tek başına bir iş yapması için sorumluluk verin. Başarı hissini tatmaya ihtiyacı olduğunu unutmayın.

Yetersizlik hakkında bilgi edinin: Çocuğunuzun engel türü hakkında bilgi edinin. Bu sayede çocuğunuza nasıl yardımcı olacağınızı, gelişim seyrini iyi kavramış olursunuz

Öğretmenlere Öneriler

Öğretmenler

1. Öğretmenler, yetersizliği olmayan öğrencilere uyguladıkları öğretim stratejilerini zihinsel yetersizliği olan öğrencilerine de uygulayabilir. Ancak, bu öğrencilerin normal akranlarından daha fazla zamana ya da daha fazla öğretilen bilgi ya da becerilerinin tekrarına ihtiyaç duyduklarını göz önüne almaları gerekmektedir.

2. Zihinsel yetersizliği olan öğrencilere yönelik hazırlanan eğitim programlarının odak noktası işlevsel becerilerdir. Bireyselleştirilmiş eğitim programlarının hazırlanmasında, öğrenci için işlevsel olan becerilerin göz önüne alınması gerekmektedir.

3. Bu öğrencilere, öğretilecek bilgi ve becerilerin seçiminde onların gelişim düzeyine uygun hedeflerin seçilmesi gerekmektedir.

Öğretmenlere Öneriler

4. Öğretmenin zihinsel yetersizliği olan öğrencilerine, öğretim sırasında sık sık destekleyici geribildirim vermesi öğretimi olumlu yönde etkileyecektir. Özellikle bir becerinin ya da bilginin öğretiminin, ilk başlarında bu geribildirimlerin oldukça sıklıkla yapılması önerilmektedir.

5. Öğretmenin, ödülleri bilgi ve becerinin tümünün kazanılması sonucunda vermesinden daha çok, öğretim içinde yer alan basamakların her birinin kazanımı sonucunda vermesi daha etkili olmaktadır.

6. Öğretilen beceri ve davranışların, mümkün olduğunca gerçek ortamda öğretilen öğretilmesine çalışılmalıdır.

7. Öğretim sırasında, öğretmenin öğrenciye yakın olması öğretim materyallerinin nasıl kullanacağını göstermesini ve geri bildirim ve ödül vermesini kolaylaştıracaktır.

Engelliler ile İlgili Maddi Olanaklar

Maddi Olanaklar

A) Engelli Aylığı (2022 Aylığı) Bağlanması:

2022 maaşı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) tarafından en az %40 ve üzeri engel oranı bulunan, kanunla kurulmuş sosyal güvenlik kurumlarından (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) hiçbirine tabi olmayan ve muhtaçlığı ilgili SYDV'ler tarafından belgelenen 18 yaşından büyük engellilere ya da 18 yaşından küçük engelli yakını bulunanlara verilen maddi bir haktır. Hanenin toplam gelirini(menkul-gayrimenkul), hanede ikamet eden kişi sayısına bölündüğünde net asgari ücretin üçte birini geçmemesine dikkat edilir.

B) Muhtaç Aylığı Bağlanması:

B.Muhtaç Aylığı Bağlanması

27.09.2008 tarihli ve 27010 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan “Vakıflar Yönetmeliği” hükümleri gereğince muhtaç aylığı bağlanabilmektedir. Muhtaçlık aylığı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından annesi ya da babası olmayan 18 yaş altı muhtaç çocuklar ile %40 ve üzeri engelli olan muhtaçlara;

1.Sosyal güvencesi olmaması,

2. Herhangi bir gelir veya aylığı bulunmaması (Evde bakım ücreti veya 2022 sayılı kanundan

aylık alanlar da başvuramazlar.)

3. Mahkeme kararı veya kanunla bakım altına alınmamış olması, 

4. Gelir getirici taşınır ve taşınmaz malı mevcut olmaması veya olup da bunlardan elde edeceği aylık ortalama gelirinin bu yönetmelikle belirlenen muhtaç aylığı miktarını geçmemesi şartı ile bağlanabilir.

C) Evde Bakım Ücreti Verilmesi: Evde Bakım AYLIĞI

C.Evde Bakım Aylığı

Evde bakım aylığı Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı tarafından %50 ve üzerinde engel oranı olup engelli sağlık kurulu raporunda “Ağır Engelli” ibaresi bulunan ve başka bir birey olmadan kendi bakımını üstlenemeyecek engelliler için engellinin bakımını üstlenen kişilere nakit olarak verilen bir destektir. .

Kendilerine ait veya bakmakla yükümlü olduğu birey sayısına göre kendilerine düşen ortalama aylık gelir tutarı bir aylık net asgari ücret tutarının üçte ikisinden daha az olan bakıma muhtaç engellilere, resmi veya özel bakım merkezlerinde ya da ikametgâhlarında bakım hizmeti verilmesi devletçe sağlanmaktadır.

ENGELLİ KİMLİK KARTININ SAĞLADIĞI HAK VE AVANTAJLAR

Engelli Kimlik Kartı

- Belediye otobüsleri, metro seferleri, marmaray, metrobüs, tramvay, deniz yollarının şehir içi seferleri ücretsizdir.

-Türk Hava Yolları'nda (THY) iç hat uçuşlarda %20, dış hatlarda %25 indirim uygulanmaktadır.

- Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demir Yolları'nda (TCDD), yüksek hızlı trenler (YHT) dahil tüm koltuklu seferleri engellilere ücretsizdir.

- Müze, ören yerleri, milli parklar ve piknik alanları engellilere ücretsiz. Belediye'ye ait plajlarda şezlong-şemsiye ücretsiz.

- Devlet tiyatroları ücretsiz, İstanbul Şehir Tiyatroları indirimli.

- Cep telefonu operatörlerinin indirimli engelli tarifeleri.

- Açık öğretim kayıtlarında ücret alınmamaktadır.

- %90 ve üzeri oranlı engelliler ve oran şartı aranmaksızın bedensel engelliler, araç satın alımında özel tüketim vergisinden (ÖTV) muaftırlar.

- %90 ve üzeri oranlı engelliler ve oran şartı aranmaksızın bedensel engelliler, motorlu taşıtlar vergisinden (MTV) muaftırlar.

- EKPSS (Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı) neticesine göre kamuda açık bulunan engelli kontenjanlarına atamaları yapılır.

ENGELLİ KİMLİK KARTI

ZİHİNSEL YETERSİZLİĞİ OLAN BİREYLER VE TEKNOLOJİ

Özel gereksinimi olan bireylerin akranları ile birlikte devam ettikleri eğitim ortamlarında başarılarını arttırmak ve eğitim sürecinin bir parçası olabilmelerini sağlamak için eğitim sürecinde bir takım düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu bağlamda bireysel farklılıklar ve gereksinimler dikkate alınarak evrensel tasarım ve yardımcı teknolojiler ile öğrenenlere zengin öğrenme ortamları oluşturulabilmektedir.

TEKNOLOJİ

Zihin Yetersizliği ve Yardımcı Teknolojiler

Yardımcı Teknolojiler

Zihin yetersizliği olan, rehabilitasyon ve özel eğitim hizmetlerine ihtiyaç duyan bireylerin günlük yaşam için gerekli fonksiyonlarını en iyi şekilde kullanmalarını sağlayacak çeşitli teknolojik araç ve hizmetlerin tümünü yardımcı teknolojiler olarak tanımlayabiliriz.

Bu amaçla kullanılan materyalleri teknoloji içerme oranlarına göre

düşük,

orta

ileri

düzeyde teknoloji içeren uygulamalar olarak sınıflandırabiliriz.

Görsel kartlar/resimli semboller:

Pek çok kavram ve beceri öğretiminin desteklenmesi için kullanılan resimli kartlar oldukça basit ve kolay uygulanabilir materyallerdir. Zihin yetersizliği, otizm spektrum bozukluğu ya da dikkat eksikliği olan bireylere akademik kavramlar (renk, nesne, şekil, zıtlık kavramları vb.), duyguları tanıma-ayırt etme, iletişim becerilerinin öğretiminde görsel kartlar sıklıkla tercih edilir.

Düşük Düzeyde Teknolojiler

Resim değiş tokuşuna dayalı iletişim sistemi (Picture Exchange Communication System-PECS);

Bireyin dil gelişimini ve iletişim becerilerini resimli semboller yardımı ile artırmayı hedefleyen bir programdır. Otizmli bireyler için kullanıldığı gibi zihin yetersizliği olan bireyler içinde kullanılabilen, iletişimi çocuğun başlattığı bu yöntem ilk olarak tek resimle başlarken ilerleyen bölümlerde cümlelerin oluşturabileceği altı aşamadan oluşmaktadır.

Resim değiş tokuşuna dayalı iletişim sistemi

Tak-çıkar, bul-tak:

Özel eğitimde kullanılan tak-çıkar, bul-tak şeklinde isimlendirilen ve genel olarak ahşaptan üretilen materyaller düşük düzeyde teknoloji içermektedirler ve zihin yetersizliği olan öğrencilere çeşitli kavramaların öğretiminde ve ayrıca küçük kas becerilerinin gelişiminde yardımcı olmaktadırlar.

Tak-çıkar, bul-tak:

Görsel zamanlayıcılar (time-timer):

Üzerindeki kırmızı kaplama ile zamanın miktarını ve zamanın akışını somut olarak gösteren; hem görev için planlanan zamanın tümü hakkında hem de görev sırasında ne kadar zamanın kaldığı konusunda görsel olarak geri bildirim veren materyallerdir. Görsel zamanlayıcıların kullanılması ile zihin yetersizliği olan çocuklar zamanın ölçülebildiğini, planlamayı, zamanı önemsemeyi ve yaptığı işe yoğunlaşmayı öğrenebilirler. Görev için planlanan süre dolduğunda Time Timer aynı zamanda sesli olarak uyarı verir.

Görsel zamanlayıcılar (time-timer):

Okuma büyüteçleri, fosforlu işaretleyiciler ve kalemler:

Metin üzerinde önemli görülen noktaları, kelime, tümcelerin üzeri, üstü ya da altı yapıştırılarak veya çizilerek odaklanmayı kolaylaştırmak hedeflenir. Aynı şekilde okuma büyüteçleri metinlerin daha kolay görülmesini sağlar.

Zihin yetersizliği olan öğrenciler sık bir şekilde okuma güçlüğü yaşayabilmektedirler. Fosforlu işaretçiler okunacak tümce ya da kelimenin üzerine, üstüne veya altına yapıştırılarak öğrencinin odaklanması gereken kısmı atlamamasını ve yoğunlaşmasını sağlamaktadır.

Okuma büyüteçleri, fosforlu işaretleyiciler ve kalemler:

Kalem tutacağı, uyarlanmış kalem ve çalışma kağıtları:

Kalem tutma ve yazma

becerilerinde zorlanan bireyler için kalem tutacağı gibi birtakım kolaylaştırıcı araçlar kullanılabilir veya özel aralıklı ve dokularda çalışma kağıtları tercih edilebilir.

Kalem tutacağı, uyarlanmış kalem ve çalışma kağıtları:

Orta Düzeyde Teknolojiler

Düşük düzey teknolojiler ile ileri düzey teknolojiler arasında bir geçiş oluşturan cihazları içermektedir. Konuşan sözlükler, ses kayıt cihazları, okuma kalemleri, konuşan hesap makinaları, alternatif ve destekleyici iletişim cihazları bu yardımcı teknolojilere örnek verilebilir.

Konuşan sözlükler; zihin yetersizliği olan öğrencinin okuma ve yazma becerilerinin gelişimine yardımcı olan, etkileşimli olarak yeni kelimeler, eş anlamlı kelimeler, kelimelerin anlamları, heceleme ve yazma işlevlerini eğlenceli bir şekilde gerçekleştiren orta düzey teknoloji içeren öğretimsel materyallerdir.

Orta Düzeyde Teknolojiler

Ses kayıt cihazları; okuma becerisi ediniminde öğrencinin kendi sesini dinlemesini ve metinle karşılaştırmasını, okuma akıcılığı kazanmasını teşvik eden ve dinleme becerisinin gelişimine yardımcı olan öğretimsel orta düzey teknoloji kullanan materyallerdir.

Okuma kalemleri: Okunan metnin üzeri tarandıktan birkaç saniye sonra kalem üzerinde bulunan küçük ekranda sözcüğün yer alması ve ardından kalemin sözcüğü seslendirmesi şeklinde bilgi sunan araçlardır. Okuma kalemleri taşınabilir özelliktedir.

Orta Düzeyde Teknolojiler

Konuşma üreten araçlar (Voice-Output Communication Aide [VOCA]):

Konuşma üreten araçlar bir sözcük ya da cümleyi temsil eden pek çok sembol içeren dijital ses çıktısı sunan taşınabilir elektronik araçlardır. Araçtaki herhangi bir sembole dokunarak bağlama uygun ses çıktısı sağlanabilmektedir. Örneğin; kalem sembolüne dokununca “Kalem”, ya da “Kalem istiyorum.” gibi bir sözcük ya da cümle üretilebilmektedir. Özellikle talep etme, bağlama uygun yanıt verme, seçim yapma, gibi becerilerde oldukça etkili olduğu belirtilmektedir.

Orta Düzeyde Teknolojiler

Karmaşık ve Yüksek Düzeyde Teknolojiler

Masaüstü bilgisayarlar, taşınabilir teknolojik cihazlar içerisinde sayabileceğimiz tablet bilgisayarlar, diz üstü bilgisayarlar, akıllı telefonlar, akıllı saatler, akıllı bilezikler, sanal gerçeklik gözlükleri, ipodlar, geliştirilen bilgisayar yazılımları, taşınabilir cihaz uygulamaları ve eğitim ortamları düzenleyen etkileşimli tahtalar, bu materyallerin güncel örnekleri olarak verilebilir.

Karmaşık ve Yüksek Düzeyde Teknolojiler

Akademik Beceriler:

2000’li yılların sonrasında zihin yetersizliği olan öğrencilere akademik becerilerin öğretiminde teknoloji kullanımı giderek artmaya başlamıştır. Araştırma sonuçlarına göre toplumsal işaretlerin öğretiminde bilgisayar destekli öğretimin etkili olduğu ve öğrencilerin kazanılan davranışları genelleyebildikleri bulgularına ulaşılmıştır.

Yardımcı Teknolojilerin Kullanım Alanları

Günlük Yaşam Becerileri ve Sağlıklı Yaşam:

Alagöz ve Kaya tarafından yapılan çalışmada zihin yetersizliği olan çocuklara tuvalet becerisi öğretimi amacıyla tablet bilgisayar ve akıllı telefon aracılığıyla ailelerin kullanımına sunulan android tabanlı tuvalet becerisi öğretimi uygulaması tasarlanmıştır. Uygulamanın pilot çalışması üç zihin yetersizliği olan çocuk ile gerçekleştirilmiş ve tuvalet becerisi öğretimi her üç çocuk için de tamamlanmıştır. Uygulamanın teknolojik geliştirme süreci hale devam etmektedir.

Günlük Yaşam Becerileri ve Sağlıklı Yaşam

Davranış ve Duygu:

Araştırmalar sonucu bilgisayar destekli öğretimin duygular ve davranışlar arasında bağ kurmayı geliştirdiği sonucuna ulaşılmıştır. Yapılan araştırmalarda 29 zihin yetersizliği olan çocukla bilgisayar destekli olarak nesne tanımlama, dikkatini toplama, dikkatini yöneltme, öz motivasyon, davranış düzenleme ve kendini değerlendirme alt becerilerinden oluşan problem çözme becerisi çalışmışlardır. Çalışma sonucunda zihin yetersizliği olan çocuklarının çoğunluğunun problem çözme performanslarında artış gözlemlenmiştir.

Davranış ve Duygu

Cinsel Eğitim:

Yapılan araştırmalarda zihin yetersizliği olan kadınlara bilgisayar destekli öğretimle HIV(AIDS) bilgisi ve korunma yolları kazandırılmaya çalışılmıştır. Yirmi beş zihin yetersizliği olan kadınla yarı deneysel denek içi dizayn yöntemiyle gerçekleştirilen çalışma sonucunda katılımcıların HIV ve korunma bilgilerini bilgisayar destekli öğretimle edindikleri gözlemlenmiştir.

Cinsel Eğitim

Teknoloji Destekli Öğrenme Ortamlarının Yararları

Teknoloji destekli öğrenme ortamları özel gereksinimi olan bireylerin yetersizlik türüne göre görme, işitme, okuma, yazma, akademik, sosyal ve iletişim becerilerini desteklemekte ve bağımsız yaşam becerilerini kolaylaştırmaktadır. Bu bireylerin hedeflenen bilgileri daha kolay, kalıcı ve hızlı bir şekilde öğrenmelerine olanak tanımaktadır. Çoklu ortam ve etkileşim unsurlarının desteklendiği öğrenme ortamları kullanıldığında öğrenme süreci daha aktif ve eğlenceli olabilmektedir.

Teknoloji Destekli Öğrenme Ortamlarının Yararları

İstanbul’un ilk ‘engelsiz’ diş hastanesi için 10 milyon TL'ye ihtiyaç var

Türkiye’de engelli birey sayısı yaklaşık 8,5 milyon. Zihinsel engelli bireylerde en sık görülen sağlık sorunu ise ağız ve diş hastalıkları. Çünkü çoğu zaman bu bireylerin ağız bakımı gerektiği gibi yapılamıyor. Ağız diş hastanelerinin hepsi genel nüfusa da hizmet verdiği için engelli bireylerin tedavilerine çoğu zaman sıra gelmiyor. Bu nedenle de basit bir diş çektirme işlemi için bile aileler hastane hastane dolaşmak zorunda kalıyor.

HABERLER

EN KAPSAMLI 'ENGELSİZ' DİŞ HASTANESİ OLACAK

Engelsiz Diş Hastanesi

Prof. Dr. Özkan, bütçeyi buldukları taktirde, 20 bin metrekarelik kapalı alanda hizmet veren Diş Hekimliği Fakültesi bünyesinde kurulacak 'engelsiz' diş hastanesinin bu alanda Türkiye’nin en büyük ve kapsamlı hastanesi olacağını belirtmiştir.

Zihinsel engelli kardeşi Ercan’ın diş problemleri nedeniyle iki yıldır hastane hastane dolaştıklarını anlatan Olcay Öğüt, “Ercan doğuştan zihinsel engelli. Şu an 42 yaşında. En büyük problemi de diş problemi. Şu anda üstte ve altta dişleri yok. Çünkü çürükler başlamıştı ve muayene ettirmekte bile zorlanıyorduk ağzını açmadığı için, tedavisi sağlanamadı. Tek seferde anestezi altında 10 dişini birden çektiler. Bu durum konuşmasını da yemesini içmesini ve günlük yaşantısını da maalesef kötü etkiliyor.Engellilere yönelik tam teşekküllü bir diş hastanesi olması lazım.

SEVGİ İZİ

Sevgi izi Alzheimer rahatsızlığı olan, zihinsel engelli olan ya da bunun gibi benzer rahatsızlıkları olan kişilerin kolayca bulunarak ailesi ile yeniden bir araya getirilebilmesini sağlayan bir dövmedir.

Araştırmacı gazeteci Müge Anlı yıllardır kayıp insanları bularak yakınlarına kavuşturuyor. Engelli insanlar için de harekete geçen Anlı, Sevgi İzi projesini hayata geçirdi. Bunun için www.benibuldular.com sitesini açtı. Bu site, kayıpların bulunması için hem güvenlik güçlerine hem de ailelere yardımcı oluyor.

Sevgi İzi Projesi

SEVGİ İZİ

Engelli Suriyeliler bu merkezde hayata kazandırılıyor

Suriye'de 9 yıldır devam eden iç savaştan kaçarak Türkiye'de yaşam mücadelesi veren Suriyelilerin en dezavantajlı grubunu engelliler oluşturuyor.Şanlıurfa'da savaş mağduru Suriyeli bedensel ve zihinsel engellilere yönelik ücretsiz Türkçe dersi ile bilgisayar, spor ve bağımsız yaşam becerileri kursları düzenleniyor.Kurslara katılan Suriyeli engellilerin, kurslar sayesinde sosyalleşmesi ve topluma kazandırılması amaçlanıyor.

Engelli Suriyeliler bu merkezde hayata kazandırılıyor

Özel Sporcular Masa Tenisi Türkiye Şampiyonası

Özel Sporcular Masa Tenisi Türkiye Şampiyonası İstanbul da düzenlendi. Down sendromlu, otistik ve mental guruplarında 147 sporcunun katıldığı şampiyonada İlkışık Eğitim Uygulama İş Okulu Spor Kulübü nden Salihcan Öztankal ve Mehmet Yasin Bayraktar finale yükseldi. . Final maçında Mehmet Yasin Bayraktar ı 3-1 mağlup eden Salihcan Öztankal, Türkiye şampiyonu olmayı başardı. Şampiyon Salihcan ın babası Hüseyin Öztankal, Çocuklarımız daha fazla teknik ve taktik destekle önemli başarılar elde edebileceklerini yine herkese gösterdi dedi.

Özel Sporcular Masa Tenisi

Zihinsel Yetersizliği Olan Kıza Düğün Sürprizi

Zihinsel Yetersizliği Olan Bireyler İçin İş İmkanı

Muhammed Yalçın

Ankara'nın Altındağ ilçesinde yaşayan 31 yaşındaki zihinsel engelli Muhammed Yalçın, öğretmenlerinin yönlendirmesi ile resim kursuna gitti.Yaklaşık bir yıl resim eğitimi alan Yalçın, ailesinin evde oluşturduğu atölyede resim yapmaya devam etti.Çok sayıda sergi açan Yalçın, 2016 yılında Kırklareli Belediyesinin davetiyle şehrin cadde ve sokaklarına yaptığı resimlerle herkesin takdirini toplamayı başardı.

Ressam Muhammed Yalçın

Muhammed Yalçın

Önerilen Filmler

Öneriler

I am Sam:

Beyninde bir gelişme problemi olan, bu nedenle de yedi yaşındaki bir çocuğun zekasına sahip olan, karısı tarafından terk edilmiş, kızıyla birlikte yaşayan bir babanın hikayesini anlatmaktadır.

Forrest Gump:

Zeka seviyesi 75 olan bir erkeğin hayatını ele alıyor. Zeka seviyesi nedeni ile devlet okullarına girmekte bile zorlanan Forrest Gump zamanla türlü başarılara imza atıyor.

7.Koğuştaki Mucize:

7 yaşındaki kızı ile aynı zeka yaşına sahip bir babanın haksız yere cezaevine girmesini ve adalet arayışını anlatmaktadır.

Önerilen Kitaplar

Kardeşim Benim (Fulya Ekmen)

Kendisi de Down sendromlu bir çocuk annesi olan yazar Fulya Ekmen bu kitapta, kardeşinin Down sendromlu olduğunu çocuğunuza nasıl açıklarsınız? sorusunun cevabını veriyor.

Berke'nin Down Sendromu Hikayesi (Helena Kraljic)

Kitap, Down sendromlu çocuklar hakkındaki yanlış düşünce ve bilgileri yok etme amacıyla yazılmıştır.

Down Sendromlu Bir Arkadaşım Var (Jennifer Moore-Mallinos)

Kitapta, bir yaz kampında karşılaşan ve içlerinden birinin Down sendromu olmasına karşın aralarında sıcak bir arkadaşlık gelişen iki çocuğun hikâyesini anlatmaktadır.

Learn more about creating dynamic, engaging presentations with Prezi