Introducing 

Prezi AI.

Your new presentation assistant.

Refine, enhance, and tailor your content, source relevant images, and edit visuals quicker than ever before.

Loading…
Transcript

İSTİHBARAT TEORİSİ ve İKK

Naim SÜLEYMANOĞLU'NUN Türkiye'ye Getirilmesi

2623-A.Baturalp KÖKTÜRK

Naim SÜLEYMANOĞLU Kimdir?

Naim Süleymanoğlu (Bulgaristan'da değiştirilen adı: Naum Şalamanov) Türk haltercidir. Birçok otoriteye göre tüm zamanların en iyi haltercisi olarak kabul edilir. Yapıca ufak tefek ancak çok güçlü olması nedeniyle Cep Herkül'ü olarak anılan Naim Süleymanoğlu, Türk Süpermen adıyla da anılır.

23 Ocak 1967'de Bulgaristan'da dünyaya gelen Naim Süleymanoğlu, haltere 1977'de başladı. 15 yaşında iken Brezilya'da düzenlenen Dünya Gençler Halter Şampiyonası'nda 52 kiloda iki altın madalya alarak şampiyon oldu. On altı yaşında rekor kırarak yine şampiyon oldu. Böylece "halter tarihinde en genç dünya rekortmeni" unvanını aldı.

1983 yılında Viyana'da yapılan turnuvada, 56 kiloda dünya rekorlarını sırasıyla koparmada 130,5, silkmede 165 ve toplamda da 295 kilo olarak kırdı. Daha sonra bu rekorlarını yine kendisi kırdı. 1986 yılında dünya şampiyonasında 60 kilo kategorisinden katıldı ve toplamdaki rekorunu 335 kiloya çıkararak dünya şampiyonu oldu. 1988 Seul Olimpiyatları'nda ise yine 60 kilo kategorisinde muhteşem rekorlar kırdı (toplam 342,5 kg). Naim Süleymanoğlu'nun Seul'daki muhteşem başarısı ile Türkiye'ye olimpiyatlarda güreş dışında ilk altın madalya kazandıran sporcu oldu.

Naim SÜLEYMANOĞLU

Naim SÜLEYMANOĞLU Kimdir ?

1984, 1985 ve 1986'da dünyada, yılın haltercisi seçildi. 1984 Los Angeles Olimpiyatları'na, Bulgaristan'ın da Sovyetler Birliği'nin yanında boykota katılması nedeniyle katılamayan Süleymanoğlu, ülkesindeki baskılardan kurtulmak için 1986 senesinde Melbourne, Avustralya'da düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası'nda bir süre ortadan kaybolan ve daha sonra 11 Aralık'ta ortaya çıktığında, Türk büyükelçiliğine sığınarak Türkiye'de yaşama ve Türk millî takımı adına karşılaşmalara çıkma talebinde bulunan sporcu, talebinin kabul edilmesinin ardından, Naim Süleymanoğlu adını aldı.

1992 Barcelona Olimpiyatları'nda, rakiplerine karşı ezici üstünlük sağlayarak yurda altın madalyayla dönen Naim Süleymanoğlu, yine o sene Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından "Dünyanın En İyi Sporcusu" seçildi. 1993 Dünya Şampiyonası'nda üç altın madalya kazanmasının yanı sıra iki de dünya rekoru kıran halterci, 1994'te Bulgaristan'da yapılan Avrupa Halter Şampiyonası'nda da sadece üç kaldırış yaparak üç dünya rekoru kırdı.

Çin'de yapılan dünya şampiyonasında sakatlığı devam ediyordu ve üç altın madalya kazandı. Naim Süleymanoğlu, Uluslararası Halter Federasyonunun Aralık 2000'de Atina'da toplanan kongresinde asbaşkanlığa seçildi.

Efsane milli halterci, 18 Kasım 2017'de tedavi gördüğü hastanede karaciğer yetmezliği nedeniyle 50 yaşında hayata veda etti.

Bulgaristan

Osmanlı İmparatorluğu’na 14. yüzyıl sonlarında katılan Bulgaristan, 1878 Osmanlı – Rus Savaşı sonucu önce iç işlerinde bağımsız ve 1908 yılında da tam bağımsızlığını ilan ederek imparatorluktan ayrıldı. Beş asır Bulgaristan’ı vatan edinmiş Türkler ilk olarak 1968 yılında Türkiye – Bulgaristan Göç Antlaşması ile Anavatana kabul edildi. Bu süreci 1989 yılında Bulgaristan Devlet Başkanı Todor Jivkov’un, başta Türkler olmak üzere ülkesinde bulunan Bulgar nüfusu haricindeki etnik unsurlara karşı uygulanan asimilasyon politikaları izledi.

Bulgaristan

  • Türkler üzerinde uygulanmaya çalışılan bu baskı ve sindirme politikaları 1989 yılında yeni bir göç dalgasını da beraberinde getirdi.
  • Kırcaali ve çevresinde yaşayan Türkler, Bulgaristan’ın kendilerine uygulamak istedikleri asimilasyon politikalarına karşı direnç gösterdiler. Çeşitli miting ve protesto gösterileriyle üzerlerindeki baskının geri çekilmesini talep ettiler ancak Jivkov yönetimi bu talebi reddetti. Sonrasında gösterilere katılanların kimisi miting alanında, kimisi evinde, kimisi de iş yerinde göz altına alındı. Bu durumu tutuklamalar, işkenceler, uzun süren hapis hayatı ve sürgünler izledi. Sadece Belene Kampı’nda 517 Türk insanlık onuruna yaraşmayan şartlarda tutsak edildi ve çeşitli işkenceye tabi tutuldu.
  • Bulgaristan'ın 1984-1989 yılları arasında Türklere yönelik uyguladığı baskılara maruz kaldıktan sonra, anavatana göç ederek Bursa’ya yerleşentiler

  • Bulgaristan’ı evi, yurdu, toprağı, vatanı bilen Bulgar Türkleri, 1984-89 yılları arasında bir kez daha baskı ve zulüm görmüşlerdir. Asimilasyonun etnisist temelli en belirgin stratejileri olan Türk adlarının zorla değiştirilmesi, camilerin kapatılması, Türkçe konuşmanın ve Türklerin kültürel pratiklerinin yasaklanması sonucunda 1989 yılında anavatan Türkiye’ye zorunlu göç dalgaları yaşanmıştır. Zorunlu ya da isteğe bağlı olsun göç ve asimilasyon olguları ile milli kimlik arasında ideolojik, söylemsel ve kültürel anlamda çok güçlü bir bağ vardır.

Nasıl Türkiye'ye Getirildi?

1986'nın son ayları hayatında dönüm noktasıydı. Türkiye'ye iltica etmeyi ve bu kaçışı da Melbourne'da gerçekleştirmeyi kafasına koymuştu. Bir yıl önce katıldığı Avrupa Şampiyonası'nda bu düşüncesini bir Türk halterciye anlattı. Bu bilgi önce dönemin başbakanı Turgut Özal'a ulaştı. Özal, başdanışmanları Can Pulak ve Selim Egeli'yi çağırıp, “Kimseye duyurmadan planlamayı yapın, Naim'i alacağız” dedi. ATA uçağını da onların emrine verdi.

Nasıl Türkiye'ye Geldi?

“Çok Gizli” bir operasyon planı yapıldı. Melbourne'da işçi olarak çalışan Bulgar göçmeni 5 Türk vatandaşı ile temas kuruldu. 6'ncı isim de bu göçmenlerden birinin 18 yaşındaki kızı Beyhan oldu. Beyhan, 6 Aralık 1986 günü imza isteme bahanesi ile Naim'in kaldığı otele gitti. Lobide buluştular ve ertesi gece Leonda Restoran'da düzenlenecek olan yemekte kaçışın gerçekleşeceğini bildirdi. Detayları Bulgarca anlattı. Planlandığı gibi Naim o gece tuvalete gitme bahanesi ile masadan kalktı, arka kapıdan çıktı, kendisini bekleyen Beyhan'ı gördü ve sarı renkli Datsun marka arabaya binerek hızla uzaklaştılar. Naim önce soydaşlardan birinin evine, gün ağarınca da Türk Başkonsolosluğu'na götürüldü

Avusturalya

ve

Dahası

İngiltere

Özal, Naim'in başkonsoloslukta olduğu bilgisi ulaşınca Canberra Büyükelçimiz ile temas kurdu. Naim'in ilk uçakla Avustralya'dan çıkarılmasını istedi. En erken uçak, Melbourne-Londra uçağıydı. 34 yıl geçtiği için artık açıklamamda sakınca yok. Naim, farklı pasaport ile uçtu. Transit vize alındı. Yanında bir diplomat ve Türk güvenlik görevlisi ile uçağa binip Londra'ya gitti.

Turgut Özal, Naim'in uçağa bindiği haberi gelince Selim Egeli ve bana ‘Londra'ya gidin, Naim'i almadan gelmeyin' talimatı verdi. ATA uçağı ile Londra'ya gittik. Havaalanında beklemeye başladık. Kaçış duyulmuştu, Naim'i Büyükelçimiz Rahmi Gümrükçüoğlu'nun aracı ile elçiliğe getirdik. Büyükelçiliğin önü İngiliz MI-6, Bulgar ajanları ve gazetecilerle doluydu. Başbakan Thatcher, Özal'a, ‘Bu kişiyi alın götürün, ben duymamış olayım.’dedi.

Naim'i gizlice havaalanına götürmemiz gerekiyordu. Büyükelçimize ‘Naim'e benzeyen kısa boylu biri lazım' dedim. Birinci katip, ‘Bizim aşçı var, boyu aynıdır' dedi. Aşçı geldi, bir pardesü giydirdik, başına şapka taktık, kaşkol ile yüzünü gizledik. Elçiliğin önüne 3 araç yanaştırdık ve bizim diplomatlarımız şemsiye açıp, yanlarında aşçı ile koşarak arabalara binip hareket etti. Londra şehir merkezinde bir saat tur attılar. Ajanlar, İngilizler ve basın da peşlerine takıldı. Elçiliğin önü boşalınca biz de Naim'i aldık, bir başka araç ile havaalanına gidip ATA uçağına binerek yurda hareket ettik.

ATA Uçağı

“Bulgar hava sahasını kullanamıyorduk. ATA uçağının pilotu Tahir, ‘Yunanistan üzerinden gidelim ama Bulgarlar haber verirse bizi indirirler' dedi. Ben, ‘Alçaktan uçamaz mıyız?' dedim. Tahir, ‘Yaparız ama bir dağa çarparsak ölürüz' cevabını verdi. Güzergahtaki yükseklikleri hesap edip alçak uçuş yaptık. Türk hava sahasına girdiğimizde Naim ile birbirimize sarılıp sevinç gözyaşları döküyorduk.Esenboğa'da çok sayıda gazeteci vardı, Mürtet Askeri Havalimanı'na indik. Naim yere kapanıp toprağı öptü. Başbakanlık binasına hareket ettik. Özal basın toplantısı yapıyordu. İçeriye girdik, Naim alkışlar ve patlayan flaşlar arasında Özal'ın elini öptü, yanına oturdu”

Türkiye

Mali İşler

Naim Türkiye'ye gelmişti ama uluslararası şampiyonalara ay yıldızlı forma ile katılmasına Bulgarlar onay vermiyordu. Seul'deki şampiyona için Uluslararası Halter Federasyonu'na itirazda bulundular. Bu sorunu da Özal çözdü. Örtülü ödenekten 1 milyon doları Bulgar makamlarına verdi, paralar Kapıkule'de bavullarla teslim edildi ve izin çıktı. Naim Seul'de ay yıldızlı forma ile yarıştı ve yine dünya rekoru kırıp altın madalya aldı.

Merenzov, anlaşmanın sağlanmasından sonra bavullar dolusu parayı Kapıkule’nin karşısındaki Kaptan Andreevo Gümrük kapısında teslim aldıklarını ve polis koruması eşliğinde Sofya’ya getirdiklerini belirterek, şunları söyledi: "Parayı parlamento binasının hemen karşısındaki Grand Otel’e götürdük. Paranın sahte olma ihtimaline karşı da Dışişleri Bakanlığı’ndan bir uzman istedik. Paranın sayımı tam 2 saat sürdü. Dışişleri Bakanlığı uzmanı da banknotları tek tek inceledi. Her şey tamamlanınca Naim’in izniyle ilgili belgeyi imzaladık."

https://www.sozcu.com.tr/hayatim/yasam-haberleri/cep-herkulu-naim-turkiyeye-nasil-kacti/

http://www.balgoc.org.tr/2020/06/0606_sontaniklarinindilindenzorunlugoc/haber.html

https://tr.wikipedia.org/wiki/Naim_S%C3%BCleymano%C4%9Flu#:~:text=Bulgaristan'daki%20bu%20bask%C4%B1lardan%20kurtulmak,bizzat%20Turgut%20%C3%96zal%20devreye%20girdi.

https://www.sabah.com.tr/yasam/naim-suleymanoglu-ne-zaman-ve-kac-yilinda-turkiyeye-geldi-5429912

https://www.odatv4.com/guncel/kaciran-isim-oldu-01022159-201328

https://www.aa.com.tr/tr/dunya/bulgaristanda-32-yil-once-olen-turkler-anildi/714681

Kaynakça

Learn more about creating dynamic, engaging presentations with Prezi